"كان يحمي" - Traduction Arabe en Turc

    • koruyordu
        
    • koruduğu
        
    • koruyan
        
    • korurken
        
    • korumaya çalışıyordu
        
    Karısını öldürmek isteyen, zayıf, yetersiz ve pasif-agresif bir babayı koruyordu. Open Subtitles كان يحمي والدا ضعيفا عاجزا جنسيا, وعدواني سلبيا واراد موت زوجته
    Maggie bizim böIgemizi korurken, babam da kendi böIgesini koruyordu. Open Subtitles في حين كانت ماق تحمي منطقتنا وادي كان يحمي اصته
    Ama o sadece kendini koruyordu çünkü jel gerçekten soğuktu. Open Subtitles لكنه كان يحمي نفسه فقط لأنالمادةالهلاميةكانتباردةجداً.
    Belli ki koruduğu bir çamaşırhane sahibinin yardımına gitmiş. Open Subtitles هو في النهاية قال أنه كان يحمي صاحب المحل.
    Sınırları koruduğu için uzun zamandır görüşemiyoruz. Open Subtitles لم نتقابل أبدًا لأشهر كاملة لأنه ... كان يحمي الحدود
    Şifreyi koruyan o olmalı. Open Subtitles لا بدّ أنّه من كان يحمي الشفرة
    Bütün bunların arkasında, annesini korumaya çalışıyordu. Open Subtitles خلف كل هذا كان يحمي أمه
    Yani, teknik olarak, Yıldızgeçidi Komutanlığı'nı Kinsey koruyordu. Open Subtitles إذن , فعلياً كينزي كان يحمي قيادة بوابة النجوم
    Tapınağımız bu tabutu yüzlerce yıldır koruyordu. Open Subtitles معبدنا كان يحمي هذا التابوت لما يزيد على مئات السنين
    Salazar'ın üstüne doğru sen gittin. Çantayı koruyordu! Open Subtitles أخذتنا مباشرةَ نحو سالازار كان يحمي المال
    Son gördüğümde senin kızını koruyordu. Open Subtitles آخر ما تمكنتُ من رؤيته، إنه كان .يحمي إبنتك
    Jensen yılmadan Ağır Ceza sanıklarını koruyordu. Open Subtitles جينسين" بشكل عام كان يحمي حقوق" المتهمين في الجنايات
    Buna gerek yok. Amirini koruyordu. Open Subtitles لا ضرورة لذلك كان يحمي المسؤول عنه
    koruduğu biri varsa olabilir. Open Subtitles سوف يكذب إذا كان يحمي شخصاً آخر.
    Cummings'in Bauer'i koruduğu açıkça belli oluyor. Open Subtitles (حسناً، من الواضح أن (والت) كان يحمي (باور
    Hodri meydan. Esas soru ise, kendini mi yoksa Vanessa'yı mı koruduğu. Open Subtitles (السؤال هو ، ما إذا كان يحمي نفسه أم (فانيسا
    Manuel Sabian'ı koruyan üst düzey bir polisi ortaya çıkarmaya çalıştığını söyledi. Open Subtitles وقال بأنه يعمل متخفياً لكشف هوية "شرطي في منصب عالٍ كان يحمي "مانويل
    Sikkeleri koruyan Grimm bulunup öldürülene kadar. Open Subtitles عندما تم العثور على فرد (غريم) الذي كان يحمي العملات وتم قتله
    Kral'ı korurken öldü. Open Subtitles مات عندما كان يحمي الملك
    Thomas'ı korurken Abraham'ı bulamadılar. Open Subtitles لم يستطيعوا إيجاد (إبراهام) لأنه كان يحمي (توماس)
    Birisini korumaya çalışıyordu. Open Subtitles لقد كان يحمي شخص ما
    Haley' i korumaya çalışıyordu. Open Subtitles هو كان يحمي "هـايلي".

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus