"كان يسألني" - Traduction Arabe en Turc

• soruyordu
• diye sorup
• sorular
• sorardı

Evet, başka sorular da soruyordu bana.
نعم، لقد كان يسألني بضع أسئلة أخرى

Bu adam bana meydandaki bir etkinlikle ilgili soru soruyordu.
هذا الرجل كان يسألني حول حدث في الساحة.

Her gün onunla evlenip evlenmeyeceğimi ya da ne zaman diye sorup durmuyor.
لقد كان يسألني كل يوم إذاكُنتسأتزوجه,ومتى !

Geçen iki hafta boyunca bana patlayıcılar hakkında sorular sordu.
في الأسبوعين الماضيين كان يسألني عن المتفجرات.

Hiç unutmadığım bir şey de geceleri beni yatağa götürmeden önce oynadığımız o oyundu. Hayvanlarla ilgili bir sürü soru sorardı.
أتذكر شيء واحد فقط حينما كنا نلعب هذه اللعبة حينما كان يضعني في السرير كان يسألني كثيراً عن الحيوانات

- Neden sürekli... benim seks hayatımla ilgili sorular soruyordu?
-لماذا كان يسألني ... كل تلك الأسئلة عن حياتي الجنسية؟

Bana bu insanları soruyordu.
هؤلاء كل الأشخاص الذين كان يسألني عنهم

İkinci bir şans isteyip istemediğimi soruyordu.
كان يسألني إذا أردت فرصة ثانية

Sadece muhabirlik meseleleri. Bana Tramell hakkında sorular soruyordu.
إنه مجرد صحفي و كان يسألني بعض الأسئلة عن (تريميل)

Geçen hafta Boden'ı soruyordu.
{\pos(192,220)} كان يسألني حول (بودون) في الأسبوع الفائت

Bazı çocuklar benim hakkımda sorular soruyorlar ve bende söyledim işte!
بعضهم كان يسألني عن نفسي ثم أخبرتهم بكل هذا

Ve her seferinde bana çeşitli sorular soran...
وفي كل مرة كان يسألني كل أنواع الأسئلة ما هي الأسئلة؟

Okul nasıl gidiyor diye sorardı.
كان يسألني عن المدرسّة

Alton bana sürekli nasıl siyah olduğumu sorardı.
(آلتون) كان يسألني دائماً كيف أني أصبحت سوداء.

Mason sürekli o lanet kaldırılabilir mi diye sorular sorardı ve dün gece de o cadı adam gelince, bir kere daha dank etti.
كان يسألني (مايسون) شتى الأسئلة عنها، إنّ ما كان ثمّة سبيل لكسرها، وحينماظهرالعرّافالشريرذلك..