| Ben o kullanıyordu sanırım tek elle , diğer boynunu sıkıştırarak . | Open Subtitles | أظن أنه كان يقود السيارة بيدٍ واحدة و يضغط على عنقها بالأخرى |
| Adam arabayı kullanıyordu ve birden lastiği patlayıverdi. | Open Subtitles | أسمعي. الرجل كان يقود السيارة و تعرض إطاره إلى إنفجار |
| O arabayı birisi sürüyordu sonuçta, ve kimin sürdüğünü bilmek istiyorum. | Open Subtitles | شخص ما كان يقود تلك السيارة أريد أن أعرف من يكون |
| Sanırım polisten kaçmak için bu kadar hızlı gidiyordu. | Open Subtitles | أعتقد أن الشرطة كان تطارده . لقد كان يقود بسرعة |
| Köpeği kaçıran kişi kiralık araba kullanıyormuş. | Open Subtitles | الرجل الذي إختطف الكلب كان يقود سياره مستأجره. |
| Yani, arabayı kullanan kişi klasik müzik dinliyormuş. | Open Subtitles | بأي حال يبدوا من كان يقود السيارة كان يستمع للموسيقى الكلاسيكية |
| Çölün içlerine doğru malzeme taşıyan bir kamyonu kullanıyordu. | Open Subtitles | لقد كان يقود الشاحنة يوصل المؤنات إلى مكان ما في الصحراء |
| Ufak tefek bir Lada taksi kullanıyordu. - Nereye gitmek istiyorsunuz? | Open Subtitles | كان يقود سيارة أجرة "لادا" صغيرة، قميئة أين تريد أن تذهب؟ |
| Ufak tefek bir Lada taksi kullanıyordu. - Nereye gitmek istiyorsunuz? | Open Subtitles | كان يقود سيارة أجرة "لادا" صغيرة، قميئة أين تريد أن تذهب؟ |
| Bu adam benzin tankeri kullanıyordu. | Open Subtitles | هذا الرجل كان يقود إحدى سيارات مضخات الغاز |
| Hastan otobüsü kullanıyordu, bu yüzden tek görebildiğin- | Open Subtitles | مريضك كان يقود الحافلة، إذاً كل ما تستطيع رؤيته |
| Hastan, otobüsü kullanıyordu o yüzden tek görebildiğin büyük ihtimal arkası dönük oturuşuydu. | Open Subtitles | مريضكَ كان يقود الحافلة إذاً كل ما استطعتَ رؤيته، هو رؤيته جالساً على الأغلب، واجهتَ ظهره |
| Şimdi dökül bakalım. Diğer aracı kim sürüyordu? | Open Subtitles | تكلم الاًن, من كان يقود السيارة الأخرى ؟ |
| Telefonda Troy ile konuşuyordum. Eve gidiyordu. | Open Subtitles | لقد كنت على الهاتف أتحدث مع تروي لقد كان يقود للمنزل |
| Köpeği çalan adam kiralık bir araba kullanıyormuş. | Open Subtitles | الرجل الذي إختطف الكلب كان يقود سياره مستأجره. |
| Bu raporlara göre, arabayı kullanan adamın boyu 1,80. | Open Subtitles | التقرير يقول إن الرجل الذي كان يقود كان عِنده 5,10 |
| İsimlerini ve adreslerini buldum. Oraya gideceğiz ve o aracı süren kişiyi bulacağız. | Open Subtitles | لدي اسم وعنوان و سوف نذهب لهناك وسنجد الشخص الذي كان يقود السياره |
| Biliyor musun, baban da böyle bir araba kullanırdı. | Open Subtitles | أتعرف بول أبّوك كان يقود السيارة لمجرد ذلك |
| Greg sürerken bu kadar karışmıyorsun. | Open Subtitles | هل أنت هكذا قاسية مع كريغ عندما كان يقود ؟ |
| Hotch, Coakley kaza anında karısının arabasını sürüyormuş ya? | Open Subtitles | هوتش,انت تعرف ان كوكلي كان يقود سيارة زوجته في ليلة الحادث؟ |
| Adam sağa çekene kadar10 sokak gitti. | Open Subtitles | لقد وقف بعد عشرة بلوكات و قبل الوقوف كان يقود و كأنه خفي |
| Sadece araba kullanırken takardı. O yüzden gözlükler hep torpido gözünde dururdu. | Open Subtitles | لقد إرتداها فقط عندما كان يقود لذا كانت دائماً في صندوق التابلوه |
| Umarım yakında uyanır. Belki bize arabayı kimin kullandığını söyleyebilir. | Open Subtitles | أتمنى أن تفيق قريباً فربما تخبرنا من كان يقود السيارة |
| Senin için bir gizem, Youngling ... ve yokluğunda Karanlığa liderlik eden.. | Open Subtitles | لغز مُحير لك أيتها الصغيرة ولمن كان يقود المظلمين أثناء غيابك |