| Sadece kendin için yazdığın ve başkalarına göstermek istemediğin şeyler yok mu? | Open Subtitles | أليس لديكِ شيء كتبتيه لنفسك وحسب ولا تريدين أن تريه لأي أحد ؟ |
| Bu, beni açığa çıkarmakla tehdit ettiğinde bölge savcısına yazdığın mektup. | Open Subtitles | هذه نسحة من الخطاب الذي كتبتيه لوكيل النيابة عندما هددتني بفضح أمري |
| Özellikle de benim hakkımda yazdığın değerlendirme yazısından sonra. | Open Subtitles | خاصةً بعد ما كتبتيه عنّي في تقييم الزملاء مهلاً , مهلاً , مهلاً يا سيدات |
| Üzgünüm, slibe ne yazdığını okuyamıyorum. | Open Subtitles | آسف, لا استطيع ان أقرأ ما كتبتيه |
| "Sevgili Joanna Noble, yazdığınız makale miğdemi bulandırdı." | Open Subtitles | عزيزتى جوانا نوبل ما كتبتيه عن ادم قد المنى كثيرا |
| Belki de, bir şekilde ağzınızdan kaçırdın. Belki de, bir kağıda yazdın ve unuttun? | Open Subtitles | حسناً, ربماتسربمكانهمنكِ بطريقةما، ربما كتبتيه بورقة و نسيتيها؟ |
| O yazdığın isim nedir? | Open Subtitles | ما كان ذلك الإسم الذي كتبتيه للتوّ ؟ |
| Bak, olay şu ki... yazdığın o şeylerin hepsini ben de hissediyorum. | Open Subtitles | ولكن ... انظر ماالفائدة كل شيء كتبتيه لي |
| Az önce yazdığın bölümde 11 kez cinsel intermisyon kelimesi geçiyor. | Open Subtitles | القسم الذي كتبتيه للتو يحتوي على 11 اشارة لـ فترة الاستراحة " الجنسية" |
| Geçenlerde eski evrakları kurcalarken on bir yaşındayken yazdığın o kitabı buldum. | Open Subtitles | تعرفين, لقد كنت أخوض في بعض الأوراق القديمة ووجدت هذا الكتاب في الليلة السابقة الذي كتبتيه عندما كنت في الحادية عشر من عمرك |
| Bir yararı dokunur mu bilmem ama burada yazdığın şey bende de etki yaptı. | Open Subtitles | لقيمته, ما كتبتيه هنا ضرب بوتري الحساس. |
| Frank Amca'nın ölümü için yazdığın şeyleri tartışmak istiyor. | Open Subtitles | يريد أن يناقش ما كتبتيه "حول موت العم "فرانك |
| Senin Whitney'e yazdığın mektupla alakalı değildir, değil mi? | Open Subtitles | ليس له علاقة بالخطاب الذي كتبتيه إلى (ويتني) أليس كذلك؟ |
| Hayır, senin tam olarak yazdığın: | Open Subtitles | كلا, ما كتبتيه في الحقيقة كان |
| Onca zaman boyunca bana yazdığın şeyi. | Open Subtitles | الذي كتبتيه لي طوال تلك المدة |
| Geri döndüğünde de ne yazdığını hatırla. | Open Subtitles | و عندما تعودين للخارج تذكرى ما كتبتيه |
| - Bizden uzak dur. - Benimle ilgili ne yazdığını okudum. | Open Subtitles | إبتعد عنّا - لقد قرأت ما كتبتيه عنّي - |
| - Neler yazdığını hayal bile edemiyorum. | Open Subtitles | -لا أستطيع تخيل ما كتبتيه |
| Bu trajedi yaşamış kadınlar hakkında yazdığınız makaleler gerçek mi? | Open Subtitles | هذا المقال الذى كتبتيه , عن الحالات الفردية لهؤلاء النسوة المأساوية, هل هو دقيق |
| Öncelikle halefim hakkında yazdığınız makalenin aksini ispat etmek istiyorum. | Open Subtitles | حسنا، أولا، أود أن أدحض هذا المقال الذي كتبتيه حول خليفتي. |
| Ve bana kalbimi parçalayan bir mektup yazdın. | Open Subtitles | والخطاب الذي كتبتيه لي لقد قطع قلبي. |
| Ne yazdın dedim. | Open Subtitles | ما هذا الذى كتبتيه ؟ |