Mümkün olan her yolla eline geçecek mektuplar yazdım sana. | Open Subtitles | لقد كتبت لك رسائل. رسائل سوف تأتيك بشتى أنواع الطرق |
Sen hastanedeyken neredeyse her gün mektup yazdım sana. | Open Subtitles | كتبت لك كل يوم عندما كنت في مركز التأهيل |
Her gün yazdım sana. Yüz mektup. | Open Subtitles | لقد كتبت لك كلّ يوم مائة رسالة |
Bay Andersson, karınız size bu notu yazdı ve benden iletmemi istedi. | Open Subtitles | سيد اندرسون, زوجتك كتبت لك هذه الورقة. وقالت لي ان اعطيها لك. |
Bu nedenle size bir mektup yazdı, değil mi bayım? | Open Subtitles | فلذلك كتبت لك رسالة ، أليس كذلك يا سيد ؟ |
Onu son olarak Ekim'de ayaklanmadan hemen sonra gördüğümü yazmıştım. | Open Subtitles | آخر مرة كتبت لك في أكتوبر كان هنا، بعد الانتفاضة مباشرة. |
Hatırlıyor musun, şubatta sana arabayı yine çarptığını yazmıştım. | Open Subtitles | هل تذكر عندما كتبت لك أنه قد حطم السيارة ثانية في فبراير؟ حسناً؟ |
Bir sürü mektup yazdım sana. | Open Subtitles | كتبت لك الكثير من الرسائل |
Sen onun aşkını öptün. O sana iğrenç bir mektup yazdı. | Open Subtitles | .أنتي قبلتي من هي معجبة به .هي كتبت لك الرسالة البشعة |
Ölüm döşeğinde sana yalan söylediğini kabul ettiği bir mektup yazdı. | Open Subtitles | لقد كتبت لك رسالة و هي على سرير الموت خاصتها و تعترف أنها قصت كذبة |
Ama size Kahve İhracat Evi'nde kâtip olduğumu yazmıştım ya. | Open Subtitles | لكني كتبت لك بأني موظف في بيت تصدير قهوة ولكني لست كذلك |
Mary Ann, canım, sana özel bir şey yazmıştım: | Open Subtitles | ماري آن ، يا عزيزتي لقد كتبت لك شيئاً مخصوصاً : |