"كرد فعل" - Traduction Arabe en Turc

    • tepki
        
    • refleks
        
    Bunu çekin , ne olacağını görmek , tepki . Open Subtitles سحب هذه الماسوره و انتظار ماذا سوف يحدث كرد فعل
    Bir de şu zihinsel haz var ki, fiziksel tepki olarak gülmeyi de beraberinde getirir. Hiç tesadüfen olmayarak, TED وهناك تلك المتعة الداخلية متبوعة بالضحك كرد فعل لذلك، والتي تطلق، بالصدفة، الأندورفين في المخ.
    Hayal gücünde sonsuz yaşam olanakları gördüm, sonsuz hakikat, gerçeğin kalıcı yaratılışı, öfkenin, sevgiyi ararken gösterilen bir ifadenin olduğu yer, fonksiyon bozukluğunun doğru olmayan şeyler karşısında doğru bir tepki olduğu yer. TED في الخيال رأيت إمكانية لا نهاية لها من الحياة، الحقيقة التي لا نهاية لها, وديمومة نشوء الواقع، المكان الذي يكون الغضب فيه تعبيراً للبحث عن الحب، مكان الاختلال الوظيفي كرد فعل لعدم الحقيقة
    Şu aşamada, yeteneklerin sadece refleks sonucu ortaya çıkıyor. Open Subtitles , في الوقت الحالي قوتك تنمو كرد فعل
    refleks olarak, beni bir düşman olarak gördüğünü bildiğim için ona Manhattan'daki evinde kalmaya gideceğim bir arkadaşımın adını verdim. Open Subtitles و كرد فعل طبيعي عرفت أنه سيعتبرني عدوته أخبرته باسم إحدى صديقاتي و التي كنت سأقيم بشقتها في (مانهاتن)
    Ticaret çok eski. Pazarlar çok eski. Kapitalizm ise oldukça yeni. Sosyalizm buna bir tepki olarak ortaya çıktı. TED التجارة أمر قديم. والأسواق أيضا قديمة جدا. الرأسمالية هي حديثة نسبيا. والاشتراكية ظهرت كرد فعل على ذلك.
    Arkadaşımın yabancı birisinin sözlerine verdiği tepki, güçlü bir tepki gibi gözükebilir fakat o yalnız değil. TED والآن، ربما هذا يبدو كرد فعل مبالغ به من صديقتي تجاه كلام صادر عن شخص غريب كلياً، ولكنها ليست الوحيدة كذلك.
    Finansal krize verilen tepki de bu şekilde. TED يمكننا أن نرى هذا بالطبع كرد فعل للأزمة المالية الحالية.
    Korku göz bebeklerini büyütür, görüşü ve tepki süresini kısıtlar. Open Subtitles الخوف يوّسع بؤبؤ العيّن، و يحدّ من الرؤية، كرد فعل لحظي.
    Bugün tepki olarak, Rusya Tarım Bakanı, basın toplantısında canlı yayında hamburger yiyerek Open Subtitles كرد فعل على ذلك قام وزير الزراعة الروسي أكل اللحم في بث مباشر على التلفزيون اليوم
    -Aslında değilim. Ayrılığıma tepki olarak aldım. Open Subtitles لست كذلك، إشتريتها كرد فعل لفسخ علاقتي
    Bu Penguen için bile biraz aşırı bir tepki. Open Subtitles هذا يبدو لي كرد فعل مُبالغ حتى للبطريق
    Tıpkı senin tüm bu olanlara aşırı duygusal tepki verebiliyor olman gibi mi? Open Subtitles مثلك ربما كرد فعل عاطفيا جدا لأشياء؟
    Axl'ın bile aşırı tepki verdiğini düşünebilirsiniz... Open Subtitles أعرف أن هذا يبدو كرد فعل متطرف (حتى من (أكسل
    [Eksik kal] Geçenlerde Paris'teydim ve bir arkadaşım beni Nuit Debout'ya götürdü, anlamı ''tüm gece ayakta''dır, teklif edilen iş kanunlarına tepki olarak kurulmuş bir protesto hareketidir. TED (تظل غير مكتمله) مؤخرا كنت في باريس و صديق لي اخذني إلى مقر حركه نوتي ديبيوت و هي حركه تؤمن بالسهر و هي حركه تظاهريه منظمه و تكونت كرد فعل لمقترح قانون العمل في فرنسا
    İlk olarak yirmi yıl kadar önce teşhis edilen bir kalp hastalığı var, adı ''takotsubo kardiyomiyopati'' veya ''kırık kalp sendromu,'' öyle ki kalp stres ve üzüntüye tepki olarak akut bir şekilde zayıflıyor, mesela sevgilinizden ayrıldığınızda veya sevdiğinizi kaybettiğinizde. TED لقد تم التعرف على أول اضطراب للقلب منذ عقدين تقريباً وسمي "اعتلال تاكوتسيبو للقلب" أو "متلازمة القلب المكسور" حيث إن القلب يصاب بالوهن كرد فعل لإجهاد أو حزن شديدين، وذلك بعد انتهاء علاقة عاطفية أو وفاة شخص عزيز مثلاً.
    İnanılmaz bir refleks. Open Subtitles كرد فعل ســريع.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus