| Saygısızlık etmek istemem efendim ama Bayan Braun'un alanımızda kesinlikle hiçbir tecrübesi yok. | Open Subtitles | مع كل الاحترام, سيدي السيدة براون ليست لديها الخبرة في مجالنا اطلاقاً |
| Saygısızlık etmek istemem, ama sizin kim olduğunuzu bilmiyorum. | Open Subtitles | مع كل الاحترام أنا لا أعرف من أنتي برب الجحيم |
| Saygısızlık etmek istemem, Yüzbaşı ama bazı anlarda gerekli olan, filonun güvenliğini-- | Open Subtitles | .. مع كل الاحترام العميق يا كابتن .. يوجد بعض الاوقات عندما يكون ضروريا لامن الاسطول ان |
| Bruno, kusura bakma ama, epey zamandır film yapmadın. | Open Subtitles | مع كل الاحترام لكنك لم تصنع أي فلم بعد هذا |
| tüm saygımla söylüyorum ki bizden istediğiniz şeyi anlayabileceğinizi sanmıyorum. | Open Subtitles | مع كل الاحترام لا أعتقد انك تفهم عن ماذا تسألنا |
| - Evet, ama bu... - Hayır, fikrinize saygı duysam da... | Open Subtitles | نعم ، ولكنهم كانوا الاوائل لا ، مع كل الاحترام المستحق |
| Çavuş Jakes'e saygım sonsuz ama bu sefer hata ediyor. | Open Subtitles | كل الاحترام الواجب للرقيب جيكيس، لكنه حصل على خطأ في هذا واحد. |
| Saygısızlık etmek istemem ama, daha üstün bir güce... | Open Subtitles | مع كل الاحترام .. فان هذا وقت عصيب لمهاجمة قوة متوقفة |
| Saygısızlık etmek istemem efendim, ama saçma dediğiniz bu sihirbazın ulaştığı gelişmiş sıra dışı farkındalık, istatistiksel olarak imkansız. | Open Subtitles | مع كل الاحترام سيدي هذا الهراء السحري بالطريقة التي فعلها من المحتمل انه ممكن انه فقط دعني احضره |
| Saygısızlık etmek istemem ama bir aile çocuğunu kaybettiğinde bu onları öldürüyor. | Open Subtitles | مع كل الاحترام يُقتل الآباء عندما يفقدون ابنهم |
| Peki... Ashley Turner'ın ablasına Saygısızlık etmek istemem ama bu işlerin nasıl yürüyeceğini sadece Tanrı bilir. | Open Subtitles | مع كل الاحترام الواجب لاشلى الله وحد يعلم |
| Saygısızlık etmek istemem Dr. Mancini ama hastanız az daha ölüyordu. | Open Subtitles | لقد كان الأمر خطأً ببساطة نعم, د.منسيني, مع كل الاحترام مريضك كاد أن يموت اسمعي |
| Dinleyin, Bay Moody, Saygısızlık etmek istemem ama biz neden gelemiyoruz. | Open Subtitles | استمع ، سيد مودي ، مع كل الاحترام ، ولكن لماذا لا نأتي معك؟ |
| kusura bakma ama, henüz ölülerden çalmamalıyız diye düşünüyorum. | Open Subtitles | مع كل الاحترام ، لا أعتقد اننا ينبغي ان نسرق من القتلى حتى الان |
| Ve kusura bakma ama, beş dakikalığına o sinir bozucu duygular yokmuş gibi yaparsanız, çok iyi olacak. | Open Subtitles | ومع كل الاحترام سيسهل الامر كثيرا لو ان تظاهر الجميع لخمس دقائق فقط |
| - Pekala, tüm saygımla Bay Chaplin arkanızı dönün ve bu ofisten defolun. | Open Subtitles | أن لدينا الكثير للعمل مع. حسنا، آه، مع كل الاحترام الواجب، السيد شابلن، |
| - Bak, tüm saygımla Rick... Ne diyorum ben böyle? | Open Subtitles | مع كل الاحترام ريك ، ما الذي اتحدث عنه ؟ |
| Ve ben üniformalıyken sivillerin bana gösterdiği saygı, üniformayı çıkarttığımda yok oluyordu. | TED | كل الاحترام الذي قدم لي من المدنيين بينما كنت ارتدي الزي لم يعد موجوداً حين خلعته. |
| Kaptan, diplomatik protokole saygı duyuyorum ancak Federasyon Konsülü burada değil. | Open Subtitles | أيها القائد، مع كل الاحترام للبروتوكولات الدبلوماسية، مجلس الحكومة الفيدرالية لا يجلس ها هنا، بل نحن. |
| Pardon, saygım sonsuz ama İtalya'nın en gaddar askerlerinin koruduğu saraya hepimiz birden nasıl sızabiliriz? | Open Subtitles | اسف و اسف مع كل الاحترام كيف لنا ان نخترق القصر؟ وهو محرس من قبل اكثر جنود ايطاليا وحشيةً ؟ |
| Affınıza sığınarak, söylentiden öte gözüküyor. | Open Subtitles | مع كل الاحترام المستحق، هذا يبدو أكثر من إشاعات. |
| Ve kusura bakmayın ama elinizdeki en deneyimli foto muhabiri benim. | Open Subtitles | ومع كل الاحترام الواجب، أنا المصور الصحفي الأكثر خبرة الذي لديكِ |