| Ondan sonra, Tüm kızlar kapanacak ve kış için şişmanlayacak. | Open Subtitles | بعد هذا ، كل الفتيات سيتحشمون و سيسمنون في الشتاء |
| Buradaki Tüm kızlar basit, Diego. | Open Subtitles | أن يكون الأمر مثيراً حسنا، يسهل عليك الحصول على كل الفتيات هنا يا دييقو |
| Stadyuma girdiklerinde ise, bütün kızlar sadece çoraplarını emmek istiyordu. | Open Subtitles | في الثانية التي دخلا فيها الملعب, كل الفتيات عضـن جواربهن. |
| bütün kızlar içiyor. Ama yakalanan benim. İşte hayatımın hikayesi. | Open Subtitles | كل الفتيات يشربن، لكن أنا الوحيدة التي يُمسك بها، قصة حياتي |
| Ben bitirmeden önce kampüsteki Her kız Zeta'ya kayıt olmak isteyecek. | Open Subtitles | وعندما أنتهي منكم ستريد كل الفتيات بالجامعة من أن يصبحن زيتا |
| tüm gizli güzel kızların hepsi burdaymış. | Open Subtitles | إذن هذا هو المكان الذى يخبئون فيه كل الفتيات الجميلات |
| Sahip olduğun tüm kızların kafaları öylesine karışık ki; tabii ben hariç! | Open Subtitles | كل الفتيات اللاتي لديك محطمات نفسيا عداي أنا |
| bütün kızları, özellikle uzun saçlıları... yabancı erkeklerle konuşmamaları için uyarsınlar. | Open Subtitles | يجب أن يحذروا كل الفتيات وخصوصاً ذوى الشعر الطويل أن يتجنبوا أى إتصال بالشبان الذين لا يعرفونهم |
| Peki, intihar eden bütün kızların bir ortak noktası olduğunu da biliyor musunuz? | Open Subtitles | وبعد ذلك هل علمت عن كل الفتيات المنتحرات اي شيء مشترك؟ |
| Küçük yaştan beri, Tüm kızlar romantik bir hayalin gerçekleşmesini ister. | Open Subtitles | من سن مبكر, كل الفتيات يجب أن يتوقعن خيال رومانسي. |
| Diğer Tüm kızlar yeteneklerini sergilemek için her zamanki gibi bıçakla hokkabazlık yapacaklardı. | Open Subtitles | كل الفتيات الاخريات في فقرة المواهب كن يتلاعبن بالسكاكين كما يفعلون دوما |
| ♪ Tüm kızlar güzel gözüktüğü için ♪ ♪ partinin tadını kaçıracağım. ♪ ♪ Ama sen aklımdaki tek kişisin ♪ | Open Subtitles | ^ أنا الوحيد الذي سوف يفسد الحفلة بأي حال ^ ^ بسبب أن كل الفتيات يبدون رائعات ^ ^ لكنك الوحيدة التي في بالي ^ |
| Ayrıca Tüm kızlar seksi giyinmeleri gerektiğini sanıyor. | Open Subtitles | بالإضافه كل الفتيات يعتقدن انه يجب ان يرتدين ثياب مثيره |
| Son derece heyecanlı olduğunu düşünüyorum. bütün kızlar gibi. | Open Subtitles | اعتقد انه شيئا مثيرا للغاية كل الفتيات يفعلنه |
| Sanırım o yaştaki bütün kızlar böyledir. | Open Subtitles | أظن أن كل الفتيات بذلك السن يرغبن بالزواج من أبيهم |
| Ön sıranın ortası ve yiyemediğim bütün kızlar senin. | Open Subtitles | فى الصف الامامى , الكرسى فى المنتصف , مع كل الفتيات لا يمكننى ان اكل حق صديقى |
| Yapma Leela, içten içe Her kız Kainat Güzeli olmak ister. | Open Subtitles | بربكِ يا ليلا, في أعماق كل الفتيات يردن أن يصبحن ملكة جمال الكون |
| kızların hepsi kampüs dışında kendi evlerinde saldırıya uğramış. | Open Subtitles | كل الفتيات تعيش خارج الحرم الجامعى و تمت مهاجمتهم فى شققههم |
| Artık büyükler ligine geçtik. Lisedeyiz, tüm kızların verdiği yerde. | Open Subtitles | نحن في مرحلة المستجدين حيث كل الفتيات يمارسن الجنس مع المستجدين |
| Bu yeni görünümle, bütün kızları tavlarım. | Open Subtitles | أعتقد أني بهذا المظهر الجديد سأحصل على كل الفتيات |
| bütün kızların babalarıyla aralarında sırları olur. Bu normal bir şey. | Open Subtitles | كل الفتيات لديهن أسرار مع آبائهن هذا شيءٌ طبيعي |
| diye sordum. "Her kızın dansı tecrübe etmesini istiyoruz, değil mi?" | TED | نريد أن تحضر كل الفتيات الحفل الراقص ، صحيح ؟ " |
| Sanırım Tüm kızlara aynı şeyi söylüyorsun. | Open Subtitles | نفس الكلام المعسول مع كل الفتيات |
| - Tüm kızları önce sikebilesin diye di mi? | Open Subtitles | حسناً, لتتمكن مِن أن تضاجع كل الفتيات أولاً, أليس كذلك؟ |
| Dans okulunda tanıdığım diğer kızlar gibiydi. | Open Subtitles | لقد كانت مثل كل الفتيات الاتي اعرفهن في مدرسة الرقص |
| 11. sınıftaki diğer Bütün kızlarla tabii ki. | Open Subtitles | مع كل الفتيات الأخريات في الصف الحادي عشر |
| - Dostum, burası Avrupa! Bütün yavrular ot içer. | Open Subtitles | -ما بك هذه أوروبا كل الفتيات يدخن لا تكن جباناً |