| Fakat bazı saraylar Düşündüğünüz gibi olmayabilir. | Open Subtitles | ولكن بعض القصور ليست كلها كما تعتقدون |
| - Düşündüğünüz gibi değil. | Open Subtitles | إسمعوا، الأمر ليس كما تعتقدون. |
| Düşündüğünüz gibi değil. Charlie'yi o öldürdü. | Open Subtitles | ليس الأمر كما تعتقدون.. |
| Bu bina sandığınız gibi erişilmez bir yer değil. | Open Subtitles | هذا المكان ليس منعزلٌ تمامًا كما تعتقدون. |
| - Tamam, ama sandığınız gibi değil. | Open Subtitles | حسناً حسناً ليس الأمر كما تعتقدون |
| Aslında, Düşündüğünüz kadar büyük bir değişim değil. | Open Subtitles | لن يغيركم ذلك كبيراً كما تعتقدون. |
| Düşündüğünüz kadar zeki değilsiniz. | Open Subtitles | انتم لستم اذكياء كما تعتقدون |
| Çocuklar ben Düşündüğünüz gibi değiliz. | Open Subtitles | شباب انه ليس كما تعتقدون |
| Düşündüğünüz gibi değil! | Open Subtitles | إنه ليس كما تعتقدون! |
| Düşündüğünüz gibi değil! | Open Subtitles | إنه ليس كما تعتقدون! |
| - Düşündüğünüz gibi değil. | Open Subtitles | إنه ليس كما تعتقدون! |
| Bu bina sandığınız gibi hayal dünyasında değil. | Open Subtitles | المكان ليس منعزلٌ تمامًا كما تعتقدون. |
| sandığınız gibi değil. | Open Subtitles | ليس كما تعتقدون |
| - sandığınız gibi değil. | Open Subtitles | انه ليس كما تعتقدون |
| Christine'in ölümü, sandığınız gibi olmadı. | Open Subtitles | موت (كريستين) ليس كما تعتقدون |
| Hayat sizin şu anda Düşündüğünüz kadar kolay değil. | Open Subtitles | الحياة ليست سهلة كما تعتقدون |
| Düşündüğünüz kadar kötü değil. | Open Subtitles | ليست سيئة كما تعتقدون. |