| Burası benim departmanım. Göreve hazır olduğunu bilmeliyim. Teğmen olarak bu benim işim! | Open Subtitles | هذه دائرتي وعليّ أن أوقن بأنّك ملائم لأداء الواجب، هذا واجبي كملازم! |
| "Tekrar atandı, önce Teğmen olarak, Birinci Süvari Bölüğü, Vietnam." | Open Subtitles | تم تعيينه ثانية كملازم أول في قسم السلاح البري في (فيتنام) |
| John Tolkien 1916 yılında, Somme Muhaberesi sırasında Teğmen olarak Kuzey Fransa'da bulunuyordu. | Open Subtitles | (جون تولكين) كان في شمال (فرنسا) عام 1916 أثناء معركة (السوم) كملازم ثانٍ في الحرب العالمية الأولى. |
| Dedenin de teğmenken yaptığı gibi, çiçeklerle, şarkılarla ve bir bayrakla. | Open Subtitles | كملازم ، وسط الزهور والأغاني والعلم |
| Bir çete teğmeni olarak eski pozisyonunuzun size vereceğini söyledi. | Open Subtitles | أن موقفكم السابق كملازم عصابة تتاح لك. |
| Teğmen olarak benim işim bu! | Open Subtitles | هذا واجبي كملازم! |
| Derek bu adamın yüzbaşı rütbesiyle emekli olduğunu söyledi ama aslında adam teğmenken ordudaki görevi bitmiş. | Open Subtitles | ديريك) قال أن هذا الرجل تقاعد كقائد) لكنه صُرِفَ بشرف كملازم |
| Severide, Rice'ın teğmeni olarak işini yapıyor sadece. | Open Subtitles | ـ(سيفيرايد) يقوم بعمله فقط كملازم لـ (رايس) ـ |