Ben Hindistan'da yaşıyordum, o Amerika'da. | TED | كنت أعيش في الهند. كانت تعيش في أمريكا. |
Savaştan önce Krakow'da yaşıyordum, ailem hâlâ orada. | Open Subtitles | لقد كنت أعيش في كاركاو قبل أن تقوم الحرب ، عائلتي تعيش هناك |
"Son sekiz aydır 1885 yılında mutlu bir şekilde yaşıyorum. | Open Subtitles | لقد كنت أعيش في سعادة خلال ثماني أشهر في عام 1885. |
Seninle tanışmadan az önce bir süre Londra'da yaşadım. | Open Subtitles | قبل وقت ليس بطويل من التقائنا، كنت أعيش في لندن لفترة من الزمن |
Bir zindanda yaşıyormuşum gibi üşüdüm... ve ne yazdığımın önemi yok, kuru, sert, karanlık. | Open Subtitles | أشعر بالبرد كما لو كنت أعيش في زنزانة وأي كان ما أكتبه فهو كلام جاف وقاس ومظلم |
Ben kendi evimde yaşarken, kimseye cevap vermek zorunda değildim. | Open Subtitles | عندما كنت أعيش في المنزل, لم يكن عليّ السماع لأحد |
Yüzlerindeki korkuyu ve ne kadar masum olduklarını görürdü... 77'deki kararmada Bushwick'te yaşıyordum. | Open Subtitles | كان يرى وجوههم وكيف أنهم كانوا بريئين ومذعورين كنت أعيش في "بوشويك" أثناء انقطاع الكهرباء الهائل بعام 1977 |
Sokaklarda yaşıyordum ve dileniyordum ve hayvan yemi yiyordum. | Open Subtitles | كنت أعيش في الشوارع اتسول ، وأتناول طعام الحيوانات الاليفة. |
Santa Monica'da yaşıyordum ama artık orada yaşayamam. | Open Subtitles | لقد كنت أعيش في سانتا مونيكا، ولكن لا أستطيع حقا العيش هناك بعد الآن. |
Harrisburg'da yaşıyordum, beş yaşındayken, sen alışveriş merkezinde imza verdin. | Open Subtitles | كنت أعيش في مدينة هيرزبرغ و أنتِ كنتِ في المجمع توقعين على الصور عندما كنت بالخامسة من عمري. |
San Francisco'da yaşıyordum ve havaalanında bu adama kitlendim. | Open Subtitles | حسناً كنت أعيش في سان فرانسيسكو والتقت عيناي بعيني هذا الشاب في المطار |
Colorado'da yaşıyordum. | Open Subtitles | - حيث؟ كنت أعيش في "كولورادو" ، هذا غريب |
En son baktığımda, hala Amerika'da yaşıyordum. | Open Subtitles | في آخر مرة تفقدت كنت أعيش في أمريكا |
O zaman Nebraska'da yaşıyordum. | Open Subtitles | كنت أعيش في 'نيبراسكا' في ذلك الوقت |
Getto katliamından beri Krakow'da sahte kimlikle yaşıyorum. | Open Subtitles | كنت أعيش في كاراكو بأوراق مزيفه منذ مذبحة الجيتو |
Getto katliamından bu yana Krakow'da sahte belgelerle yaşıyorum. | Open Subtitles | كنت أعيش في كاراكو بأوراق مزيفه منذ مذبحة الجيتو |
Ben bu şehirde huzur içinde yaşıyorum. | Open Subtitles | لماذا سيقبضون علي ؟ لقد كنت أعيش في سلام في المدينة |
Ailemle San Francisco'da yaşadım. | Open Subtitles | لقد كنت أعيش في سان فرانسيسكو مع والدي |
Evet. İş için iki ay Şangay'da yaşadım. | Open Subtitles | نعم، كنت أعيش في "شانغهاي" لحوالي الشهرين بداعي العمل. |
Kayıtlarda ikametgah adresim Sintesti'deki ailemin evi görünüyor ama uzunca bir süre Almanya'da yaşadım. | Open Subtitles | عائلتي تمتلك مسكناً هنا في (سينتيسي) ومؤخراً كنت أعيش في ألمانيا |
Hayal dünyasında yaşıyormuşum. | Open Subtitles | كنت أعيش في هذا العالم الخيالي |
Bir yalanı yaşıyormuşum. | Open Subtitles | لقد كنت أعيش في كذبة. |
Fakat, Zimbabve'de yaşarken, kendimi bir avukat veya politikacı rolünde görmüyordum. | TED | ولكن بينما كنت أعيش في زيمبابواي، لم أكن أرى نفسي كمناصرة أو سياسية. |
Paris'te yaşıyordum ama şimdi seninle buradayım. | Open Subtitles | كنت أعيش في "باريس"، ولكنني هنا معك. |