| Ve beni şaşırttan ilk şeylerden biri de Kendal'e bindiğim zaman herkes nerede dedim? | TED | و واحد من أول الأشياء التي فاجأتني عندما صعدت على سطح كيندال كان: أين الناس؟ |
| Deniz kuvvetlerindeki arkadaşlarım tek seferde 1000 denizci ile denize açıldıklarını söylediler, ama Kendal üzerinde sadece 21 mürettebat vardı. | TED | لدي أصدقاء في البحرية يقولون لي أنهم يبحرون برفقة 1000 بحار في نفس الوقت، و لكن كان هناك 21 فقط من الطاقم على متن كيندال. |
| Kendal Strickland, Waverly Hazırlık'ın sadece en hoş kızı değildi, aynı zamanda bir efsanesiydi. | Open Subtitles | " كيندال " لم تكُن مُجرد أجمل فتاه فى الإعداديه كانت أسطوره |
| Kanka, Kendall'ın şu Jeff denen heriften ayrıldığını söylemiştin hani. | Open Subtitles | يا صديقي، واعتقدت أنك قلت أن كيندال انفصلت عن جيف |
| Bayan Bristow, ben FBI'dan Özel Ajan Kendall. Bayan Baker. Bay Dunn. | Open Subtitles | سيده بريستو,أنا العميل الخاص كيندال من الأف بى اى وسيده بيكر والسيد دون |
| Kendal hayatının aşkı Ryan'ı ürkütmeden nasıl mükemmel olduğuna emin olabilirdi ki? | Open Subtitles | كف تعرف "كيندال " أن جمالها لن ينتهى بمرور الوقت ؟ لا تخف " رايان " الحب في حياتها؟ |
| Hayat adil değildi, ve Kendal'a göre devreye girip işleri düzene sokmanın vakti gelmişti. | Open Subtitles | وكان على " كيندال " التدخل وجعل الأمور في مسارها الصحيح |
| Mezuniyet, Kendal için acı-tatlı bir tören olmuştu. | Open Subtitles | التخرج كان له احتفاليه رائعه بالنسبه لـــ " كيندال "ْ |
| İyi misin, Kendal? | Open Subtitles | هل انت بخير , كيندال ؟ |
| Kendal! Kendal! | Open Subtitles | انت كيندال , كيندال |
| Kızlarımızın görüntülerini izleyelim, Jasmine Kendal. | Open Subtitles | لننتقل لفتاتنا في المشهد، (جاسمين كيندال). |
| Kendal öğrencilerine baktı ve düşündü: | Open Subtitles | " كيندال" نظرت حول الطلاب أصدقائها |
| Diğer kızlar hareketleri ve görünüşleri hakkında kendilerini güvensiz hissederken Kendal'da böyle bir durum yoktu. | Open Subtitles | وكانت فتاة جيده لا ، " كيندال "ْ |
| "Evet, Sam Kendal, çok isterim." | Open Subtitles | (وقلتُ مرحبًا أنا (سام (سام كيندال) |
| - Kendal Crowe. Benimle geliyorsun. | Open Subtitles | "كيندال كراو " , سوف تأتي معي |
| Kendal'ın annesi Mandy için koca bir alkış alalım! | Open Subtitles | (فلنصفق لوالدة (كيندال)، (ماندي! أجل. |
| Kendal? | Open Subtitles | كيندال |
| - Lanet olsun, Kendal! | Open Subtitles | يالهي , كيندال |
| Söylediğim gibi Bay Kendall, çok ikna ediciydiler. | Open Subtitles | كما قلت سابقا ياسيد كيندال كانوا مقنعين جدا |
| Öyle, nedeni de senin Gina'ya kendini ispat etmeye çalışman ve Kendall'a yalan söylemen! | Open Subtitles | نعم , انها كانت فكرتي ان اثبت ان جينا كانت خاطئه والكذب على كيندال |
| Kendall'ı seçtiğine inanamıyorum. | Open Subtitles | أنا فقط لا أستطيع أن أصدق انه اختار كيندال. |