| Anayurdumuzun en son başarısı olan ve ilk seyahatimizde... sizinle birlikte yolculuk ettiğim için çok gururluyum. | Open Subtitles | و لي الشرف أن أبحر معكم في الرحلة الأولى لأحدث إنجازات وطننا |
| Balinayı takip edebilmemiz için en son su altı araçlarına ihtiyacımız var. | Open Subtitles | ..حتى نتمكن نحن من متابعة الحوت .نحتاج لأحدث الغواصات المعروفة |
| Habercilik mesleğine bir fark yaratmak için girdim ama sen bunu imkânsız kıldın. | Open Subtitles | لقد انخرطت في عالم الصحافة لأحدث فرقاً لكنك جعلتَ ذلك مستحيلاً |
| Gelişmeler için bu istasyonu dinlemeye devam edin. | Open Subtitles | ابقوامعهذهالمحطة... لأحدث تطورات هذه الحادثة |
| Yeni müşterisiyle yaptığı görüşmeden sonra Samantha, Charlotte Miranda ve benimle Manhattan'in öğle yemekleri için son moda olan yerinde buluştu: | Open Subtitles | بعد اجتماع لها عميل جديد، التقى سامانثا لنا لأحدث الاتجاهات في الغداء السلطة - |
| Böyle bir fark yaratmak için NCIS ajanı olmak istedim. | Open Subtitles | أريد أن أصبح عميلاً... لأحدث ذلك النوع من التغيير. |
| Değişim için daha iyi yollar bulabilirim. | Open Subtitles | يمكنني أن أجد وسائل أفضل لأحدث تغييرًا |
| Liselere "Unprisoned" hakkında konuşmak için gitmeye başladığımda konuştuğum genç insanların neredeyse 3'te 1'inin bir tanıdığının hapiste olduğunu gördüm. | TED | عندما بدأت بالذهاب إلى المدارس الثانوية لأحدث الطلاب عن برنامج "انبريزوند"، وجدت أن حوالي ثلث هؤلاء الشباب الذين تحدثت معهم لديهم شخص عزيز خلف القضبان. |
| Bu yüzden bunu yapabilmek için beş sene savaştım, ve bu yaptığım yüzlerce istekten birisiydi. hayır -- yapmadım -- Hey, bak, doğrusu İngiltere Meclisini devirmek için yola çıkmamıştım. | TED | مكثت ما يقارب خمسة أعوام أحارب لتحرير تلك المعلومات .. وقد كان هذا واحدا من مئات الطلبات التى قدمتها ، لا ... لم ... بأمانة لم أكن أخطط لذلك .. لأحدث ثورة في البرلمان البريطاني. |
| Bence ben durumu değiştirmek için eğitildim Kurth. | Open Subtitles | حسناً، أعتقد أني دُربت (لأحدث فارق يا (كورث |
| Benimkini de siz için. Dışarı çıkıp Garrett ile konuşmam lazım. | Open Subtitles | أحتفظوا بهذا لى يجب ان اذهب بالخارج لأحدث (جيرت) |
| Senin başını belaya sokmak için gelmedim. | Open Subtitles | لست هنا لأحدث لكِ مشاكل |
| Senin basini belaya sokmak için gelmedim. | Open Subtitles | لست هنا لأحدث لكِ مشاكل |
| Sanırım insanlarla uğraşmak için. | Open Subtitles | لأحدث الفوضى مع الناس ربما |
| - Bu gerilim yaratacak... gerilim de... senin... buraya girmek için anahtarın olacak. | Open Subtitles | - لأحدث التوتر والتوتر ... التوتر هو المفتاح |
| Bu kitap, gazete makaleleri, araştırmalarımın hepsi "Soul Slasher" sonu için. | Open Subtitles | هاذه ... هاذه الكتب، والمقالات الصحفية "تلك كانت كلها لأحدث طبعة من "مشرحِ الروح |
| Ortaya çıkan son bulgulara göre Garrido, kaçabilmek için kayboluşunu kendi tezgâhlamış olabilir. | Open Subtitles | تعرض لحادث وفقا لأحدث بحث (غاريدو) ربما تظاهر بالاختفاء ليهرب |
| Fleet-A-Pita üyeleri için buraya kulak verelim. | Open Subtitles | صفقّوا لأحدث أعضاء لتوكيل (فليتا بيتا). |
| Ama son yazılan biyografinize göre sadece 100 milyon dolarınız var. | Open Subtitles | ولكن طبقاً لأحدث نسخة من سيرتك الذاتية، تساوي قيمتك مائة مليون دولار اليوم. |
| Miranda en son spor modasına dönmüştü: | Open Subtitles | تحولت ميراندا لأحدث جنون اللياقة البدنية |