| Büyükannen çok mutluydu, ben de o mutlu olduğu için mutluydum. | Open Subtitles | جدتك كانت سعيدة جداً، و أنا كنت سعيدة لأنها كانت سعيدة. |
| Sorun değil. Bana karşı dürüst olduğu için çok sevindim. | Open Subtitles | أنه لا بأس , أنا سعيدة لأنها كانت صادقة معي |
| Harika bir piyes olduğu için izlerken hakkında daha çok şey öğrenmek istedim. | Open Subtitles | لأنها كانت مسرحية رائعه و أردت أن أعرف المزيد عنها بينما كنت أشاهدها |
| Üç ay boyunca dışarıdaki otomatik ışıklar sönmedi, Çünkü o kadar karanlıktı. | TED | لثلاث أشهر، لم تنطلق الأضواء الآلية من الخارج لأنها كانت بهذه الظلمة. |
| Çünkü o öyle büyütülecek bir sesi ve tecrübesi olmayan sıradan bir kızdı ama adı afişlerde Deandra'yla birlikte yer alıyordu. | Open Subtitles | لأنها كانت مجرد فتاة مع صوت لا بأس به بدون أي سيرة ذاتية وهي من كانت في قمة العناوين مع دياندرا |
| Atlanta'ya gitti, sonra eve gelmedi, çünkü çok iyi vakit geçiriyordu. | Open Subtitles | لقد ذهبت لزيارة إبنة عمها فى أتلانتا و لم تعد للبيت لأنها كانت تقضى وقتاً رائعاً |
| Kadın elbisesi içinde olduğu için hastaneye kaldırıldığında erkek ya da kadınların olduğu bölgeye girişi engellendi. | TED | ونقلت إلى المستشفى، ولكن لأنها كانت ترتدي ملابس النساء، لم يتم استقبالها في قسم النساء أو الرجال. |
| Sadece size burnunuzun dibinde olduğu için göremediğiniz.. | Open Subtitles | أنا فقط أردت أن أوضح لك أمرا لم تستطع فهمه لأنها كانت صفعة على وجهك |
| Bayan Scott'u cadı olduğu için mi yaktınız? | Open Subtitles | أحرقتم السيدة سكوت, لأنها كانت ساحرة؟ لماذا؟ |
| Joseph'ın söyledikleri yüzünden değil. Daha 33 yaşında olduğu için. | Open Subtitles | ليس بسبب ما قال يوسف، ولكن لأنها كانت فقط 33... |
| O zamana, ortalık karanlık olduğu için Karanlık Çağlar demiyorlar. | Open Subtitles | إنهم لم يطلقون عليها العصور المظلمة لأنها كانت مظلمة |
| Miko kısımı 19 yıl önce hamile olduğu için ayrılmış. | Open Subtitles | تَرك ميكو القسم منذ 19 سنة لأنها كانت حامل |
| Julia bana kızgın olduğu için gitti o gece. | Open Subtitles | جوليا ذهبت تلك الليلة لأنها كانت غاضبة مني |
| Balo Kraliçesi olduğu için her şeye sahip olduğunu sanıyor. | Open Subtitles | هي تعتقد بأنها هي كل شيء لأنها كانت ملكة حفلات الرقص |
| Onu yakalamak paha biçilemezdi Çünkü o bunun tam olarak nasıl kullanılacağını biliyordu. | Open Subtitles | اصطياد لها كان لا تقدر بثمن لأنها كانت تعرف بالضبط كيفية استخدام هذه، |
| Çünkü o akşam kendisinin diğer dört çocuğumuzla başka bir yere gitmesi gerekiyordu. | TED | لأنها كانت في مكان آخر مع الأطفال الثلاثة الأخرين ذلك المساء. |
| Çünkü o zamanki kültürümüzde ikizleri öldürmek vardı. | TED | لأنها كانت ثقافتنا، التي كانت تقضي بقتل التوأم. |
| "Annem de ağlardı" demiştin. Çünkü o çok şefkatliydi. | Open Subtitles | بأنها كانت ستبكي، أيضاً لأنها كانت حنونة جداً |
| - Bana olan ilgisini kaybetmesinden korktum. Çünkü o zengindi ve sen onun parasının peşindeydin. | Open Subtitles | لأنها كانت ثرية و أنك كنت تسعى وراء نقودها |
| Ama ben anneme rakip olamazdım, çünkü çok güzeldi. | Open Subtitles | لم أكن أنافس أمي لأنها كانت بغاية الجمال |
| Çünkü onun hala takmamı, ondan ayrılmadığım yolunda bir işaret olarak görüyordu ama ayrıldım. | Open Subtitles | لأنها كانت تستغلّ حقيقة أنني لازلت ألبس خاصّتي كدلالة أنني لم أنساها، إنما نسيتها |
| Birkaç saniye sessizlik oldu çünkü psişik yeteneklerini konuşturması gerekiyordu. | Open Subtitles | وتبقي صامتة لبضع ثوان لأنها كانت تقيمني نفسياً علي الهاتف |
| Bu elbise belki de, onu tahrik ettiği için yangın çıkarmayı seven çılgın bir kadına aitti. | Open Subtitles | لعلّ هذا الثوب كان يخصّ سيدة مجنونة أحبت إشعال النيران لأنها كانت تثيرها. |
| Yolun ortasında oynadığı için Kyra Devore'a arabanızla çarpabilirdiniz, haksız mıyım? | Open Subtitles | "كان يمكنك ان تدهس "كايرا ديفور لأنها كانت تلعب في منتصف الطريق أليس كذلك ؟ |
| Böyle bir şey Hindistanda bir daha asla olmaz. çünkü bu ilk ve tekti. | TED | لأنها لن تحدث مرة أخرى في الهند ، لأنها كانت لمرة واحدة وإلى الأبد. |