"لأنه يعرف" - Traduction Arabe en Turc

    • bildiği için
        
    • Çünkü o
        
    • tanıyordu
        
    • o biliyor
        
    Bir araba satın alacak imkanı olmadığı için bunu yapmış, ama aynı zamanda da nasıl yapacağını bildiği için elbette. TED صنعها لأنه لا يستطيع شراء سيارة و لأنه يعرف كيف يصنع واحدة
    Baban ne yaptığını bildiği için bizi buraya kadar getirdi. Open Subtitles وابوك ما جمعنا واحضرنا من مكان بعيد الى هنا. الا لأنه يعرف ما يقوم به
    Bir parçam bizi buraya getirme nedeninin onu geri götürebileceğimizi bildiği için olduğunu düşünüyor. Open Subtitles أعتقد أنه أحضرنا إلى هنا لأنه يعرف أننا سنعيده معنا
    Ve babam bu evi diğer mimarların yaptığından daha büyük yapacak Çünkü o duvarlardan daha iyi anlıyor destek koyuyor ve sivri kemerler yapıyor. Open Subtitles لمن يتزوجها بناية أبي أكبر من بنايات الآخريّن لأنه يعرف قطاع الأعمده
    Adalet Bakanlığı'ndan birini tanıyordu ve beni koruyacaklardı. Open Subtitles لأنه يعرف شخصاً في وزارة العدل و قد يساعدني
    Ordakileri hemen çıkarmalıyız. Onları hemen geri çağırın.o biliyor. Open Subtitles يجب أن نخرجهم يجب أن نخبرهم أنه يخرجوا لأنه يعرف
    Ne derse desin ya da ne yaparsa yapsın onu öldüreceklerini bildiği için kaçtığını düşünüyorum. Open Subtitles اعتقد بأنه حاول الهرب لأنه يعرف بأنه مهما قال أو فعل سيقتل
    Kaynakları sınırlı, takip edildiklerini bildiği için adı bilinen ortaklarıyla iletişime geçmeyecek kadar akıllı biri. Open Subtitles لديه أناس قليلون وهو ذكي كفاية لعدم إتصاله بشركائه المعروفين لأنه يعرف بأننا نراقب
    Hiçbir şey söylemeyeceğini bildiği için miydi? Open Subtitles اهذا لأنه يعرف أنكِ لن تقولين شيئًا على الإطلاق؟
    Çocuklarla nasıl konuşacağını bildiği için olabilir. Open Subtitles أعتقد لأنه يعرف كيف يتحدث إلى الأطفال
    Kaptan gerçeği bildiği için hasta olan tayfaya bakmama engel olmaya çalıştı. Open Subtitles دعني أمر" القبطان حاول أن يوقفني من رؤية أحد الطاقم المريض لأنه يعرف الحقيقة
    - Aldatıldığını bildiği için. Open Subtitles لأنه يعرف انه سيخفق
    Bence ne bulacağımızı bildiği için Luria'nın mezarını açmamızı istemiyor. Open Subtitles أعتقد انه لا يريدنا فتح قبر (لوريا) لأنه يعرف أننا سنجد شيئاً.
    Senin hakkındaki her şeyi bildiği için öndeydi. Open Subtitles لأنه يعرف عنك كل شىء
    Danny bildiği için öldürülmüştü. Open Subtitles دانى قتل لأنه يعرف
    - Aldatıldığını bildiği için. Open Subtitles لأنه يعرف أنه هو مشدود.
    Majesteleri... şu aralar, böyle bir tehlikeyi temsil ettiğinizde, bende... görevi üstlenmelisiniz, bunu ben yapamam- Allah'ın isteği hariç... tam bir alçakgönüllülükle... Çünkü o oğulları için en iyi olanı biliyor. Open Subtitles علي ملء د ور ليس لي, وأقبل بإرادة الله مع كل إذلال, لأنه يعرف مصلحة أبنائه
    Sahtekarlık olduğunu biliyordu, çünkü Jack'i tanıyordu. Open Subtitles كان يعلم ان هناك تزويرا, لأنه يعرف جاك .
    Köprücük kemiğimin yerini o biliyor. Open Subtitles لأنه يعرف مكان عظمة الترقوة خاصتى

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus