"لأن مايك" - Traduction Arabe en Turc

• Çünkü Mike

O adam artık iPhone sözleşmesini ödeyecek bir pozisyonda değil. Çünkü Mike McClintock onu, Potomac Nehri'ne fırlattı. Cornstarch tweeti ile birlikte görünüşe göre kendi zeka geriliğimizi biliyormuşuz.
ان هذا الرجل ليس بموقع يسمح له بدفع عقد اي فون ذلك لأن مايك ماكلنتوك هناك رَماه إلى نهرِ بوتوماك أوه, يا الهي.

Kendin söyleyebilirsin Çünkü Mike aslında Peter.
بأمكانك أخباره بنفسك ! "لأن "مايك" هو "بيتر

Çünkü Mike böyle biri.
لأن مايك من ذلك النوع من الرجال

Şey, bir bakıma, Çünkü Mike arabanda bir arıza bulamadı.
أجل لأن " مايك " لم يجد عطلاَ بها

- Çünkü Mike'ta güreşçiydi. - Biliyorum, onu söylemiştin zaten.
لأن ( مايك ) يصارع - أعرف , لقد قلت هذا لتوك -

Çünkü Mike sadece çalışanım değil... aynı zamanda arkadaşımdı da.
(ليس فقط لأن (مايك كان موظفي كان أيضا صديقي

Tanıdığım her yatırım bankerine senin teklifini geçiştirmelerini söyleyeceğim Çünkü Mike Ross güvenilmez adamın biridir.
لأني الآن سوفَ أتصلُ بكلِ مستمثرٍ مصرفيّ أعرفه وأخبرهم بألّا يقبلوا بعرضك .لأن (مايك روس)لايُمكنُ الوثوقُ به

Farketmez Çünkü Mike bir daha avukatlık yapmamak için hazırlamıştı kendini.
لن يهم, لأن (مايك) كان مستعدا حتى لا يمارس المحاماة مرة اخرى

Bu, bu gece olmayacak Çünkü Mike Ross hapsi boylayacak ve ben onu durdurmayacağım.
حسنا, هذا لن يحدث الليلة لأن (مايك روس) على وشك الذهاب للسجن وانا لن اوقفه

Çünkü Mike hapiste iki seneyi kabul etti.
لأن (مايك) وافق على صفقة ليقضي عامين في السجن

Çünkü Mike komada olmadığı sürece ilk davasını başkasına vermez.
مالذي يجري هُنا ؟ لأن (مايك) لن يترك قضيّتهُ الأولى .إلّا لو كان بغيبوبة

Hayır, karışık Çünkü Mike buraya taşınıyor.
لا، سيصبح صعب لأن (مايك) سينتقل هنا.

Eğer Mike'la aramız bozulursa iyi olacağım Çünkü Mike asla-
اذا حدث شيء سيء بينك و بين (مايك) ... سآخذ حذري لأن (مايك) لن

Çünkü Mike benim her şeyim, şu an biri kalbimi söküyormuş gibi hissediyorum ve o kişi Mike.
لأن (مايك) هو قلبي و الآن اشعر كما لو ان احدهم ينزع قلبي من خارج صدري ... و ذلك الشخص

Çünkü Mike'a zarar gelebilir.
لأن (مايك) قد يتأذى

Gitmiyorsun Çünkü Mike gidiyor.
لن ترحل.. لأن (مايك) سيرحل