"لإعطائها" - Traduction Arabe en Turc

• vermek için
• verdiği için
• sakinleştirdik
• vermeye

Ama, bu ilaçları vermek için 3 saat zamanımız var.
لكن هناك مقابل.. لدينا فقط مدة ثلاث ساعات لإعطائها الدواء

Ateşe koyuyorlar, kaynıyor, çocuklara vermek için hazır oluyor.
وضعوها على النار. كانت ساخنة لدرجة الغليات، تُجهز لإعطائها للأطفال.

İlaç vermek için midesini yıkamamız gerekti.
اضطررنا لإجراء غسيل معدة لها لإعطائها المهدئات

Ama adamın şüpheliyi hatırlama sebebi minibüsü kendisine bilet verdiği için park memuruna belalar okuyan bir kadının arabasının arkasına park etmiş olması.
لكن سبب تذكّره لرجلنا كان عائداً لكونها مُتوقفة وراء امرأة كانت تشتم ضابط مواقف لإعطائها مُخالفة.

Ve en başta bu fikri verdiği için seni de.
و أنت لإعطائها الفكرة لأوّل مرّة

- Dinleniyor. Onu sakinleştirdik.
-تستريح الآن، إضطررت لإعطائها مُنوم .

Ayrıca Cadogan tarafında yazılmış kısa bir not var sana vermeye çekiniyorum.
هناك أيضا مذكرة قصيرة من الصورة كادوجان، أتردد لإعطائها لك.

Bana buzlu çay koydu ve onu bana vermek için elini uzattığı zaman almaya çalıştım.
صب قالت لي بعض الشاي المثلج، وعندما تمسك يدها لإعطائها لي،

Bunu sana vermek için doğru zamanı bekliyordum,..
لقد كنت أنتظر اللحظة المناسبة لإعطائها لكِ,

Ona ödül vermek için mi buradasın?
هل أنت هنا .. لإعطائها جائزة على سبيل المثال ؟

Ona ilacı vermek için 2.00'ye kadar vaktimiz var yeterince olmalı.
..حسنا,لدينا الى الـ2: 00 مساء لإعطائها الدواء,اذا ينبغي أن يكون ذلك كافيا

Hayır, sadece uçak bileti ve sahte bir pasaport vermek için uğramıştım.
لا، توقفت فقط لإعطائها تذكرة طيران وجواز سفر مزيف

Renk vermek için, uranyumu, mürekkebin içine katarak kullanmışlar.
كما ترى فقد كانوا يمزجون اليورانيوم بالحبر لإعطائها اللون

Bu yüzden şu soyu belli olmayan otoparkçıyı boş ver ve tanıştığımızdan beri bana vermek için sabırsızlandığın o öpücüğü ver.
لذا إطرحى موقف السيارات جانباً و هذا السباق اللعين و إعطينى تلك القبلة التى دائما تتوقين لإعطائها لى منذ أن تقابلنا أول مرة

Eğer Dr. Jekyll, Victoria'ya gençlik vermek için, kurbanlarından çaldığı hayatı kullanan bir karışım yapmışsa...
إذا كان الدكتور "جيكل" إخترع مستحضر مستخدماً الحياه فهو سرقها من ضحاياه لإعطائها لـ فيكتوريا ... َ

Hayır. Bana bir yuva verdiği için.
لا، لإعطائها لي شيئاً كالمنزل

İşbirliği yapsaydı, orayı Oliver'a vermeye hazırlanıyorduk.
وأعدت لإعطائها إلى أوليفر إذا كنت لعبت الكرة.