| Çok önemli bir durum olmalı Seni buraya getirtmesi için. | Open Subtitles | لابد ان تكون دعوة ملحة التي اتت بك الى هنا |
| Kohroku bir havuzdan bahsetmişti. Ormanın Ruhu oralarda bir yerde olmalı. | Open Subtitles | هذا هو الحوض الذي اخبرتنا عنه كروكو لابد ان المخلوق قريب |
| Şuna bak. Omiriliği tamamen zedelenmiş. Çok iri bir adam olmalı. | Open Subtitles | انظر اليه لقد تحطم عموده الفقري لابد ان يكون ضخما للغاية |
| Harcamalar benden. Burası Paris. Birilerinin iyi zaman geçirmesi gerek. | Open Subtitles | حسابك عندى, هذه باريس, لابد ان يقضى المرء وقتا سعيدا |
| Bu arada senin için karakter tanikligi yapacak sahit gerekiyor. | Open Subtitles | فى هذه الاثناء لابد ان نستدعى شهود , ليؤكدوا شخصيتك |
| İlk görüşmemiz gereken The Sentinel gibi kuruluşlardır. | Open Subtitles | و لابد ان نتعامل اولا مع مؤسسات مثل سينتيال |
| Haydi ama, işe gitmem lazım. Onu alabilir miyim lütfen? | Open Subtitles | هيا لابد ان اذهب الى العمل هل يمكننى اخده ارجوك |
| Eğer söylentiler doğruysa... bunların sebebi bir insan dönüşümü olmalı. | Open Subtitles | اذا كانت الاشاعات صحيحه, لابد ان لها علاقه بكيمياء الإنسان |
| Ondan başka kimse yokmuş ortalıkta o zaman, o hâlde onunki olmalı. | Open Subtitles | لم يكن هناك من احد حولة لذا لابد ان تكون هذه هى |
| Tüm planlarımıza erişme yetkisine sahip yeteri kadar kurnaz ve becerikli biri olmalı. | Open Subtitles | لابد ان يكون شخص مخادع وداهية بما يكفى ليقوم بالدخول الى كل خططنا |
| Bir arkadaş olmalı, yeni insanlarla tanışmak için tavsiye eden. | Open Subtitles | لابد ان صديقاً نصحك قابلي ناس جدد . . أخرجي |
| Eğer Damon' sa, birisi onun için tetiği çekmiş olmalı | Open Subtitles | اذا كان ديمون لابد ان احد ما اطلق النار عنه |
| Ama hâlâ karşımda durduğuna göre teklifim biraz da olsa ilgini çekmiş olmalı. | Open Subtitles | ومع هذا , فمازالت واقفة هنا لذا لابد ان جزءا منك مفتونا بعرضي |
| Kalbim o kadar kararmış ruhum gaddarlıkla o kadar yarılmış olmalı ki kurtarılamadım. | Open Subtitles | قلبي لابد ان لونه أسود روحي تعصف بالقسوة لا يمكنني ان اكون منقذ |
| Bakmak istiyorum - Artık, normal hayata adepte olması gerek. | Open Subtitles | اريد ان اشاهد لابد ان تقبل الأن عيش حياه المنزل |
| Bunu Costa'nın kendi düşüncesiymiş gibi göstermemiz gerekiyor. Tamam. -O Onu hesaplayacak. | Open Subtitles | لابد ان تجعلى كوستا يظن انها فكرته،و انه هو الذي جاء بها |
| Evimde uyulması gereken bir kural var: | Open Subtitles | والان هناك قاعدة لابد ان تطبقوها طالما انتم بمنزلى. |
| Anlatamam, ama Onu bulmam lazım, ve beni idare etmeni istiyorum. | Open Subtitles | انا لااعرف بعد ولكن لابد ان اجده واريدك ان تغطى غيابى |
| Senin yüzünden annem saklanmak zorunda kaldı. Polis Onu arıyor. | Open Subtitles | الشكر لكِ أمي الان لابد ان تختفي الشرطه تبحث عنها |
| Zirvesine çıkmak zorundayız. Kıçımı kambur yapıp 45 kiloyla oraya çıkartmak zorundayım. | Open Subtitles | لابد ان اتحمل مشقة الوصول لاعلى مع حمل 100 كيلو على ظهري. |
| Güzel şarap yapmak için, bir kumarbazın ruhuna sahip olmalısın. | Open Subtitles | لكى تصنعى خمرا جيدا، لابد ان يكون لديك روح المقامرة. |
| Akşam olmadan, onları Tamli köyündeki karakola ulaştırmamız gerekiyordu. | Open Subtitles | نحن كان لابد ان نصل إلي مركز الشرطة في القرية قبل الغروب. |
| Haklılığı yada haksızlığı ayırt edebilmek için hazır olmanız gerekir. | Open Subtitles | لابد ان تكون مهيا حتى تفرق بين الصواب و الخطا |
| Erken yatması gerektiğini söyledi... çünkü ertesi sabah uzun bir y-y-y-yola,uh, çıkacakmış. | Open Subtitles | قالت انها لابد ان تنام باكرا لان لديها رحله طويله ستعود اليها |
| Kızların boyu herhalde 1,80 falan. | Open Subtitles | لابد ان طولهن يزيد عن المتر وثمانين سنتيمتر |