| Ağır ol bakalım. Bu yaşta Hâlâ ça-ça-ça mı yapıyorsun? | Open Subtitles | على مهلكِ، لازلتِ ترقصين التشا تشا تشا في هذا العمر؟ |
| Ama isyankâr kardeşimi sorarsan... Endişeleniyorum. Hâlâ insan olduğunun kanıtı. | Open Subtitles | إنّي قلقة على أخي المُتمرّد هذا إثباتٌ أنّكِ لازلتِ بشريّة |
| Bir şey soracağım. O kitabı Hâlâ yazacak mısın? | Open Subtitles | هل لازلتِ عازمة على كتابة ذلك الكتاب السخيف؟ |
| Evet, belki de Michael'la kavga etmenin sebebi Hala seks yapmaktan korkuyor olmandır. | Open Subtitles | آجل,وربما انتِ أخترتي العراك مع مايكل لآنك لازلتِ تخافين من ممارسة الجنس. اولاً.. |
| Ama Hala dini yaşam olgunluğundan oldukça uzaktasın. | Open Subtitles | لكنّكِ لازلتِ أبعد ما تكوني ناضجة في الحياة الدينيّة. |
| Hâlâ onlar gibi düşünüyorsun. | Open Subtitles | لكنكِ في الحقيقه واحدةٌ منهم لازلتِ تفكرين و كأنكِ واحدةٌ منهم |
| Hâla hayattasın baban Hâlâ hayatta ve biri hariç, nükleer güç santrallerinin erimelerini engellemeyi başardık. | Open Subtitles | ,لازلتِ على قيد الحياة ,ولازال والدكِ على قيد الحياة وتمكنا من إيقاف كل المفاعلات النووية من الانصهار ما عدا واحداً |
| Böylece Hâlâ beni sevdiğini bileyim. Lütfen, tanrım, bana bir işaret gönder. | Open Subtitles | وسأعلم أنك لازلتِ تحبينني يا ربّاه، أرسل لي إشارة من الأعلى |
| Ayrıca, konserlere gitmek için Hâlâ çok gençsin. | Open Subtitles | بالإضافة لذلك،أنتِ لازلتِ صغيرة لتذهبِ لحفلات |
| Ve oda arkadaşın Hâlâ işte olduğunu söyledi. | Open Subtitles | و زميلتكِ بالسكن قالت أنكِ لازلتِ بالعمل |
| Dün geceden sonra, neden Hâlâ benimle evlenmiyorsun? | Open Subtitles | بعد ليلة البارحة، لازلتِ تأبين الزواج بي؟ |
| Onu Hâlâ seviyorsun. Her zaman Martin'i seveceğim. | Open Subtitles | أنتِ من يفعل ذلك، يا عزيزتي، لازلتِ تحبّينه. |
| Bir dakika. İçimden bir ses ona Hâlâ inanmadığını söylüyor. | Open Subtitles | مهلًا، شيء ما ينبئني أنكِ لازلتِ لا تصدقينه |
| -Yaparsın. İnan bana. Hâlâ sahip olduğum en iyi ortaksın. | Open Subtitles | ثقي بي فأنت لازلتِ أفضل شريكة عملتُ معها |
| Öldün sanmıştım. Hâlâ yaşıyorsun. | Open Subtitles | .إعتقدت بأنكِ قد متِ و لكنكِ لازلتِ على قيد الحياة |
| Bak, sen Hâlâ, kendini sadece seksi, bir gecelik kaçamak olarak gördüğün zamanki gibi özgüvenli, harika insansın. | Open Subtitles | أسمعي، لازلتِ نفس المرأة الرائعه و الواثقه التي كنتِ عليها عندما ظننتِ أنكِ مثيرة لليلة واحده |
| - Hala buradaki rolünü kavrayamadın, değil mi? | Open Subtitles | لازلتِ لا تفهمين دوركِ في هذا كله ، أليس كذلك ؟ |
| Benimle Hala ilgilendiğini düşünmek fazla olur. | Open Subtitles | أعتقد أنه مر وقت كثير عليكِ وأنت لازلتِ تعتقدين أنكِ مهمة |
| Teknik olarak Hala güçleriniz var. | Open Subtitles | حسناً، تقنياً أنتِ لازلتِ تملكين قدراتكِِ |
| Niye Hala beni arıyorsun | Open Subtitles | الماذا لازلتِ تتصلين بي؟ لقد أخبرتك بأني قد صرت راهباً |
| ilginçmis. Ama Yine de hastanin disaridan yönlendirilmesi gerekiyor. | Open Subtitles | هذا فضولي، بالطبع لازلتِ بحاجة لتوجيه المريض |