| Çünkü bu laboratuvar tüketici ürünlerini hayvanlar üzerinde acımasızca test ediyor. | Open Subtitles | لان هذا المختبر ، يختبر المنتجات الاستهلاكية على الحيوانات قبل بيعها |
| Öyleyse daha da iyi olacak... Çünkü bu henüz kimseye söylemediğim bir şey. | Open Subtitles | حسناً, الامور توشك على ان تصبح افضل لان هذا شيء لم اخبره لاحد |
| Güzel o zaman, etrafına iyi bak. Çünkü, bu bizim eserimiz. | Open Subtitles | حسنا خذ نظرة عميقة , لان هذا عمل يدينا نحن نجرمون |
| Bu yüzden haklı olduğumuz konusunda ısrar ederiz, Çünkü bu bizim sorumluluk sahibi, zeki erdemli ve güvende hisetmemizi sağlar. | TED | لذا نحن نصر دوماً على اننا مصيبون دوماً لان هذا الاصرار يجعلنا نشعر اننا اذكياء وذوي مسؤولية وحيوين وآمنين |
| O zaman dinleyin Çünkü o sizin en büyük rakibiniz olabilir. | Open Subtitles | اذن اسمعيني جيدا لان هذا سيكون منافسك الرئيسي |
| Bir numara, bu ilgilendiriyor… Çünkü bu bir milyardan fazla insanı temsil ediyor. | TED | هذه مسألة مهمة أولا لان هذا الأمر يهم أكثر من مليار نسمة |
| Ancak hikaye burada bitmiyor. Çünkü bu dönem aynı zamanda büyük bir değişime sahne oluyor. | TED | و لكن هذه ليست القصة كاملةً. لان هذا كان وقت تحول كبير كذلك. |
| Çünkü bu şey kızardıysa emin ol bize bunu ödetecekler. | Open Subtitles | لان هذا ما هم سيذهبون إلية لاتهامنا لو هذا الشيء احترق |
| Hayır? Çünkü bu bir oyuncak mağazasında göreceğiniz şeydir ve bir oyuncak mağazasında olduğunuzu düşünüyorsunuz, çünkü... | Open Subtitles | لا , حسنا لان هذا ما يوجد فى محل للعب الاطفال |
| Senin için en önemli şey bu, Çünkü bu beş para etmez polis yaşantındaki herşeyi. | Open Subtitles | لان هذا كل ما يهمك، لأن كل ما حصل لك مع الشرطي التافه. |
| Düz kenarlı bir taş lazım... Çünkü bu pürüzlü. | Open Subtitles | أنت تحتاج لحجر ذو حافة مسطحة لان هذا كان ذو نتوء |
| Bu, toplumun temelidir çünkü... bu, en önemli zenginliktir. | Open Subtitles | لان هذا هو اساس المجتمع هذا هو المصدر الاساسي |
| Tekrar üzerinden geçelim, Çünkü bu çok önemli. | Open Subtitles | دعونا نكرر هذا مرة اخرى لان هذا أمرٌ مُهِمٌ جِداً |
| Bence, sınırı fazla zorlamamalısın, Çünkü bu bir klişedir. | Open Subtitles | اظن عليك الالتفاف قليلاً حول هدفك لان هذا من الدبلوماسية |
| Bu hikayeyi haber yaptıklarında, ağabeyimin de hikayenin bir parçası olmasını sağlayacağım, Çünkü bu da senin yapmayacağın bir şey. | Open Subtitles | سأتكد ان اخي سيكون جزء منها لان هذا الشي لم تفعله انت |
| Ve"Gershwin", "Sondheim" gibi kelimeler kullanma Çünkü bu ödlerini patlatıyor. Ne anlama geldiğini bilmiyorlar. | Open Subtitles | ولا تستخدم كلمات كبيرة عليهم لان هذا يخيفهم |
| Çünkü bu, onu kurtarmak için hâlâ zamanının olduğunu gösterir. | Open Subtitles | لان هذا يعني انه لديك متسع من الوقت للحفاظ علي روحها الهالكة. |
| Sanırım konu ilginçleşiyor Çünkü bu telefon güvenli. | Open Subtitles | اعتقد أن هذا ما يجعله ممتع لان هذا الهاتف مؤمن |
| Çünkü o pislikler her odanın her televizyonunda bunları oynatıyorlar. | Open Subtitles | لان هذا الشي شغال لديهم على كل شاشة في كل غرفة من غرفهم |
| - Neden buraya gelip duruyorsun? - Çünkü burası benim evim. | Open Subtitles | لم تستمر بالقدوم الى هنا على اية حال لان هذا هو منزلي. |
| Biraz ağır ol istersen çünkü burası iyice ısındı | Open Subtitles | من الافضل ان تأخذيه الامر برويه لان هذا المكان حار |
| Burada olduğu için üzgünüm, ... burada, sizin köyünüzde; ama askerlerin bizi yakalamalarına izin veremeyiz. | Open Subtitles | انا آسف لان هذا سيحدث هنا هنا في قريتكم لكننا لا نستطيع ترك الجنود ياسروننا |