| Evet, neden bu kadar inatçı olmak zorunda olduklarını Anlamıyorum. | Open Subtitles | نعم، أنا لا أَفْهمُ بإِنَّهُمْ يَجِبُ أَنْ يَكُونوا عنيدينَ جداً. |
| Frank ve Agnes'e neden bu kadar sert davranıyor Anlamıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أَفْهمُ لِماذا هو غليظ جداً على فرانك وأجنيس. |
| Anlamıyorum, ev işleri nasıl zevkli olabilir? | Open Subtitles | أنا لا أَفْهمُ كيف تكون الأعمال المنزلية مسلية؟ |
| anlayamıyorum. Kyoto'yu almak için elinde büyük bir fırsat vardı. | Open Subtitles | أنا لا أَفْهمُ هي كَانَت فرصتَه لأَخْذ كايوتو |
| Hiçbir şey anlayamıyorum! Birileri seni öldürmek istiyor. | Open Subtitles | لا أَفْهمُ شيئاً بَعْض الأشخاص يحاولون قَتلك |
| anlamadım, ...elimde ne olabilir ki? | Open Subtitles | أنا لا أَفْهمُ ماذا يمكن أَنْ يَكُونُ على يَدِّي؟ |
| Erkekler sana neden pervane olmuyor, Anlamıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أَفْهمُ لِماذا رجالَ لا فقط يَرْنُّ حولك. |
| -Hayır. Defolun! Neden böyle davrandığını Anlamıyorum. | Open Subtitles | رايموند، أنا لا أَفْهمُ بأَنْك تَتصرّفُ مثل هذا. |
| Hala neden bizi o gruba soktuğunu Anlamıyorum. | Open Subtitles | أنا ما زِلتُ لا أَفْهمُ لِماذا هو يَجِبُ أَنْ للتَضْمين في فريقِنا. |
| Neden beni cenazeden çıkarıp konuşmana izin verdiğimi Anlamıyorum. | Open Subtitles | أنا ما زِلتُ لا أَفْهمُ لِماذا تَركتُك أقنعْني بالعدول عن ذِهاب للجنازةِ. |
| Anlamıyorum. Gitmeliyiz. Umarım... | Open Subtitles | أنا لا أَفْهمُ هذا، نحن يَجِبُ أَنْ نَتحرّكَ |
| Bu konuşmayı bile niye yaptığımızı Anlamıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أَفْهمُ لِماذا نحن سَيكونُ عِنْدَنا هذه المحادثةِ. |
| Fransızları hiç Anlamıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أَفْهمُ الفرنسيين مطلقاً كُلّ واحد مِنهمْ يَتحدثَ الانجليزية |
| Neden bu kadar pahalı ayakkabıları olması gerektiğini Anlamıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أَفْهمُ لِماذا ؟ هي يَجِبُ أَنْ تحصل على هذا النوع من الأحذيةَ. |
| Tanrım, bir başkasının tuvaletini nasıl temizlersin Anlamıyorum. | Open Subtitles | يا الاهى، أنا لا أَفْهمُ كَيف يمكنك تنظّيفْ مرحاضَ شخص آخرِ. |
| Oraya neden gittiğini anlayamıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أَفْهمُ لِماذا هو سَيَكُونُ هناك. |
| Eh, peki anne, neden üzüldüğünü anlayamıyorum. | Open Subtitles | حَسناً، أمّي، أنا لا أَفْهمُ لماذا أنتِ مُنْزَعِجَة |
| Biliyor musun, neden BM askerlerini öldürdüklerini anlayamıyorum. | Open Subtitles | تَعْرفُ أنا فقط لا أَفْهمُ لماذا قَتلوا أولئك جنود الأُمم المتّحدةِ؟ |
| Ben hala, bunun benimle ne ilgisi olduğunu anlamadım. | Open Subtitles | أنا ما زِلتُ لا أَفْهمُ الذي هذا يَجِبُ أَنْ يَعمَلُ مَعي. |
| Nicole,tatlım, pek anlamadım. | Open Subtitles | نيكول، حبّوبتي، أنا لا أَفْهمُ |
| Anlamadığım bir şey var, burada yarım saattir bekliyoruz. | Open Subtitles | أنا لا أَفْهمُ شيءَ. أنا أَنتظرُ نِصْفَ في السّاعة. |
| Pekala, tam olarak nasıl işlediğini bilmiyorum ama ölümüme sebep olsa da bunu öğreneceğim. | Open Subtitles | حسنا أنا لا أَفْهمُ بالضبط كَيف تعْملُ لكن سَأَكتشفُ، لو هتقتلني. |