| VK fahişemizin bir VK fahişe olduğunu düşünmüyor. | Open Subtitles | انه لا يعتقد ان عارهتنا الفيتنامية انها عاهرة من المقاومة الفيتنامية |
| - Oraya gitmemiz gerektiğini düşünmüyor musun? | Open Subtitles | أنت هل لا يعتقد بأنّنا يجب أن نتابع على هذا؟ |
| Doktor babamın başarabileceğini düşünmüyor uzun süre ölü kaldığını söyledi. | Open Subtitles | الدكتور لا يعتقد ان ابى سيعيش قال انه كان ميت منذ فترة كبيرة |
| Hepinizin bildiği gibi, bir çoğumuz buna inanmıyor. | TED | حسنا ، كما تعلمون جميعا، لا يعتقد معظمنا بأننا نملكها. |
| Sorun şu ki, Doktor, bir bedeni olduğuna inanmıyor. | Open Subtitles | المشكلة أيها الطبيب أنه لا يعتقد أن لديه جسد |
| Ama çekemiyorsunuz çünkü sizden daha büyük birileri saçmalık olmadığına inanıyor. | Open Subtitles | ولكنك لا يمكنك لان شخص أكبر منك لا يعتقد انها مزحة |
| Mace öyle düşünmüyor ve tahminimce Harvey ve Trey de öyle düşünmüyor. | Open Subtitles | مايس لا يعتقد ذلك، وأنا أخمن أن هارفي وتري لا يعتقدون ذلك أيضا |
| Ve sadece burda star olduğu için senden daha iyi olduğunu ve senin buralarda hiç bir değerin olmadığını düşünmüyor. | Open Subtitles | وهو لا يعتقد أنه أفضل منك لأنه نجم الفيلم ولا يعتقد أنك مجرد شخص ليس له قيمة هنا |
| - Patronum öyle düşünmüyor. | Open Subtitles | ـ رئيسي لا يعتقد ذلك ـ هو لا يعتقد ذلك ؟ |
| Bu adam kendisinin kötü adam olduğunu düşünmüyor. | Open Subtitles | لذا فإنه لا يعتقد في قرارة نفسه بإنه شرير، على الإطلاق |
| Ve sadece burda star olduğu için senden daha iyi olduğunu ve senin buralarda hiç bir değerin olmadığını düşünmüyor. | Open Subtitles | وهو لا يعتقد أنه أفضل منك لأنه نجم الفيلم ولا يعتقد أنك مجرد شخص ليس له قيمة هنا |
| Doktor Fletcher gerçek olduklarını düşünmüyor... ama ben gerçeği biliyorum. | Open Subtitles | ...دكتور فلتشر لا يعتقد أنهم حقيقيون لكني أعلم أنهم حقيقة |
| Mace öyle düşünmüyor, tahminimce Harvey'le Trey de. | Open Subtitles | مايس لا يعتقد ذلك، وأنا أخمن أن هارفي وتري لا يعتقدون ذلك أيضا |
| Onunla ilgilenen psikiyatrist, bunun iyi bir fikir olduğunu düşünmüyor. | Open Subtitles | الطبيب النفسي الذي يعالجها لا يعتقد أنها فكرة جيدة |
| Artık Führer'e inanmıyor, belki de hiç inanmadı. | Open Subtitles | انه لا يعتقد ان في الفوهرر أي أكثر من ذلك ، إذا فعل أي وقت مضى... |
| Bana inanmıyor... | Open Subtitles | انه لا يعتقد ان. |
| Polonyalı olduğuna inanmıyor. | Open Subtitles | . "هوَ لا يعتقد بأنّها "بولندية |
| MCP'nin çalıştığına inanmıyor. | Open Subtitles | إنه لا يعتقد أن رقاقة "م.م.إ." تعمل |
| Eliot bize bir mağdur bulmuş, Fakat Hardison onun bir mağdur olduğuna inanmıyor. | Open Subtitles | وجد لنا (إليوت) زبونة، لكن (هارديسون) لا يعتقد أنّها زبونة. |
| Ama Stark'ın Leviathan'la beraber çalıştığına inanmıyor mu? | Open Subtitles | ولكنه لا يعتقد بوجود صلة بين الليفايثان و(ستارك)؟ |
| Bir şairin kendi kelimelerini başka bir dil kullanarak kirletmemesi gerektiğine inanıyor... | Open Subtitles | و لكن لا يعتقد أن الشاعر يجب أن يلوث لغته باي لسان آخر |