| Eğer bu doğru olsaydı kalırdım. | Open Subtitles | لو كان هذا صحيحاً لبقيت ولكن أعلم بأنه ليس صحيح |
| Eğer kardeşim olmasaydı, olayın sonunu bile duymazdım. Dışında kalırdım. | Open Subtitles | لو لم تكن مسألة الأخوة، لما وودت أن أسمع النهاية، لبقيت بعيداً |
| İnan bana. Seninle kalabilseydim, kalırdım. | Open Subtitles | ،صدقيني لو كان بإمكاني البقاء معك، لبقيت |
| O dönemde ben gelmeseydim sen hala nesli tükenmekte olan bir tür olacaktın. | Open Subtitles | حسناً ، بيت القصيد إذن أنّه لو لم أظهر بالزمن الذي ظهرت به لبقيت من الانواع المهددة بالإنقراض |
| Eğer sana doğruyu söylemeseydi hâlâ mutlu ve âşık olacaktın ve bu bebeğin haberleri, size kırgınlık ortamı yerine neşe ortamında gelecekti. | Open Subtitles | أتعلم، لو لم تخبرك بالحقيقة لبقيت سعيداً و عاشقاً و خبر هذا الطفل سيقابل |
| Eğer ben olmasaydım, hâlâ bir göçmen olarak kalırdın! O pis dükkanda elbise dikmeyi sürdürürdün! | Open Subtitles | لولاي لبقيت مهاجرة تمارس الخياطة في ذلك المحل القذر |
| Eğer bana sürekli bağıran biriyle olmak istesem Bess'le evli kalırdım dedim. | Open Subtitles | قلتُ لها لو كنتُ أريد شخصاً يصرخ طوال الوقت لبقيت متزوجاً من بيس |
| Eğer seninle daha mutlu olsaydım, seninle kalırdım. | Open Subtitles | لو كنت سعيدًا برفقتك, لبقيت معكِ. |
| Sen olmasan tüm gece burada kalırdım. | Open Subtitles | لولاك لبقيت انتظر هناك طوال الليل |
| Yerinde olsam kalırdım, senin için güzel sıcak bir çukurumuz var. | Open Subtitles | لبقيت لدينا حفرة جيدة ودافئة لأجلك |
| Gençlik günlerimde olsaydım, ben de kalırdım. | Open Subtitles | لو كنت شابا لبقيت |
| Ben sadece içeride kalırdım. | Open Subtitles | ـ لو كنت مكانه لبقيت فيها |
| Bir pansiyonda kalırdım, otelde değil. | Open Subtitles | و لبقيت في نزل وليس في فندق |
| - Senin için kalırdım aslında. | Open Subtitles | -لعلمك، لبقيت لأجلك |
| Hala denizde fink atıyor olacaktın. | Open Subtitles | لبقيت عائماً حتى الآن في البحر |
| Eğer normal bir adam olsaydın, arkada, bizimle kalırdın. | Open Subtitles | لو كنت رجلاً عاديّاً، لبقيت هنا |