| Gördüğüm kadarıyla iki seçeneğin var: | Open Subtitles | بالطريقة التي أرى بها الأمر، لديكِ خيارين: |
| Gördüğüm kadarıyla iki seçeneğin var... nişancılarına durmalarını söyle, geminizi bize verin, ve Karakan tedavisi için zaman kazanın veya onlara ateş açmalarını söylersin. | Open Subtitles | من الطريقة التي أرى بها الأمر، لديكِ خيارين بأن تخبري الرماة بأن يتراجعوا وتعطينا سفينتكم واستخدمي أي وقت |
| O zaman iki seçeneğin var; ya inanacaksın ya inanmayacaksın. | Open Subtitles | حسنا, لديكِ خيارين تصدقينه أو لاتصدقينه |
| Olmaz öyle, iki seçeneğin var; | Open Subtitles | كلا ، لديكِ خيارين |
| Çünkü görünüşe bakılırsa iki seçeneğiniz var. | Open Subtitles | لأن بالطريقة التي أرى به الأمر، لديكِ خيارين الأول... |
| Benim bakış açımdan, iki seçeneğiniz var. | Open Subtitles | لذا بما أراه . لديكِ خيارين |
| İki seçeneğin var. | Open Subtitles | ...لديكِ خيارين |
| Burada iki seçeneğin var... | Open Subtitles | ...لديكِ خيارين هنا |
| Kirsten, iki seçeneğin var. | Open Subtitles | (كريستين) لديكِ خيارين |