| O zamanlar bugünleri hayal bile edemezdik şimdi kendi işin var seni ve aileni parlak bir gelecek bekliyor. | Open Subtitles | ما كنت لأعتقد في الماضي أننا قد نصل لما نحن عليه الآن وقد أصبحت لديك أعمال تديرها الآن وطموح لمستقبل ساطع لك ولعائلتك |
| Çok işin var gibi gözüküyor. | Open Subtitles | يبدو أن لديك أعمال جمّة. |
| Orada yarım kalmış bir işin var. | Open Subtitles | لديك أعمال غير منتهية هناك |
| Burada oturup ölmemi beklemekten daha önemli işlerin var. Git. | Open Subtitles | لديك أعمال أهمّ من الجلوس هنا بانتظار موتي |
| - Gelmene gerek yoktu, yapacak daha iyi işlerin vardır. | Open Subtitles | - ما كان يجب عليك أن تأتي , لديك أعمال آخرى لتفعلها .. |
| Demek yapacak işin var? | Open Subtitles | أوه لديك أعمال |
| Demek yapacak işin var? | Open Subtitles | أوه لديك أعمال |
| Hala yapacak işlerin var. | Open Subtitles | مازال لديك أعمال بالخارج. |
| Kaz'a küçük gelen tuhaf işlerin olursa diye. | Open Subtitles | في حالة لديك أعمال غريبة لا تصلح لـ(كاز). |
| Senin yapacak daha iyi işlerin var. | Open Subtitles | لا بأس يا (فرانك) لديك أعمال أكثر أهمية |