"لديك دليل" - Traduction Arabe en Turc

• Kanıtın var
• elinde kanıt
• kanıtınız var
• kanıt var
• kanıtı var
• kanıtınız yok
• kanıt yok
• bir kanıtınız
• rehberiniz var
• kanıtlayamazsın

Amit'in dün gece Pune'da olduğuna dair bir Kanıtın var mı?
هل لديك دليل على أن أميت كان في بيون الليلة الماضية؟

- İşte o yüzden hastanedeki 50'li yaşlardaki o hastanın katil olduğuna dair Kanıtın var mı diyorum!
لذا، هل لديك دليل أنّ المريض الذي بالخمسينات بذلك المشفى هو القاتل؟

Uydudan yayabileceğim şekilde Kanıtın var mı?
وهل لديك دليل على هذا الكلام، حتّى أجعله يُبثّ على الهواء؟

Bu ülkedeki en güçlü adamlara karşı elinde kanıt olacak.
سوف يكون لديك دليل ضد بعض الرجال الاقوياء فى البلاد

Cinayeti onun işlediğine dair kanıtınız var mı?
هل لديك دليل بأن ساكومورا إرتكب الجريمة؟

Niyetin vaktimi ziyan etmek mi, yoksa elinde somut bir kanıt var mı?
الآن، هل أنتهيت من إضاعة وقتي أم إنه لديك دليل موثوق من أجلي؟

Benim yaptığımın kanıtı var mı?
هل لديك دليل على أني فعلت ذلك ؟

Cinayetle ilgili hiçbir kanıtınız yok.
‫لا يوجد لديك دليل على أي جريمة قتل ‫وإذا كُنت تبحثين عن تهمة الاحتيال

Sana bunu son kez sormayacağım gibi geliyor ama bunu destekler bir Kanıtın var mı?
و انا عندي احساس ان هذه لن تكون المرة الاخيرة انا اسألك في هذه الليلة , و لكن هل لديك دليل ؟

Suçuna ilişkin kesin Kanıtın var mı?
هل لديك دليل مؤكد على اتهامه ؟

- Oküler Kanıtın var mı?
هل لديك دليل مادي هل رأيتيني اشربه ؟

Kanıtın var, bilmek isterler.
انهم يريدون أن يعرفوا بان لديك دليل

Bunu destekleyecek Kanıtın var mı?
وهل لديك دليل علي ذلك ؟

Bunun için Kanıtın var mı?
هل لديك دليل على ذلك ؟

- Kanıtın var mı?
هل لديك دليل على هذا؟

elinde kanıt mı var, yoksa bu şahsi mi?
هل لديك دليل علينا؟ أم الأمر شخصي؟

Bunlar çok ilginç şeyler ama, elle tutulur bir kanıtınız var mı?
ذلك مثير للأهتمام لكن هل لديك دليل مادى؟

Elinde büyük bir suçu açığa çıkarabilecek bir kanıt var.
لديك دليل من شأنه أن يكشف وجود مؤامرة جنائية كبيرة.

Elinizde D.N.A. kanıtı var, değil mi?
لديك دليل الحمض النووي ، أليس كذلك؟

Bu mevzuda hiçbir cinayet kanıtınız yok, sadece istatistiksel bir akıl yürütme.
ليس لديك دليل على القتل هنا مجرد حادث غريب

Elinde Cross ve Zharkov'un Viyana'da olduğuna dair hiçbir kanıt yok.
انت ليس لديك دليل على ان كروس و زاراكوف موجودين بفيينا

Eğer bir kanıtınız varsa gösterin, çünkü dinamiti patlatacak olan benim...
لو أن لديك دليل على كلامك .. أظهره .. فانا المسئول عن كل شئ هنا

Çince rehberiniz var mı?
هل لديك دليل معلومات مكتوب باللغة الصينية ؟

Ve yazılımının çalındığını hiçbir şekilde kanıtlayamazsın.
وليس لديك دليل علي أن البرنامج المسروق يخصك