Çok parası var ve bu ona koruma sağlıyor. | Open Subtitles | لديه الكثير من المال وذلك يبتاع له الكثير من الحماية |
Tamam, onun Çok parası var. O ödeyecek. | Open Subtitles | . أجل بالطبع ، لديه الكثير من المال ، سيدفع |
Müşteri. Çok parası var. | Open Subtitles | إنه مشتري كبير، لديه الكثير من المال |
Babasının çok parası vardı. O farkı var. | Open Subtitles | أبيه كان لديه الكثير من المال ، هذا مختلف |
çok parası vardı ama, genelde iyi ve akıllı biriydi. | Open Subtitles | لديه الكثير من المال ، ولكنه في الأغلب يبدو شخص لطيف ، ذكي. |
..babam Çok parası var onlardan istermisin? | Open Subtitles | ابي لديه الكثير من المال تريد بعضه ؟ |
Yani üçüncü polisin, pisliğini temizlemek için Dick Coonan ve Hal Lockwood'u tutacak kadar Çok parası var. | Open Subtitles | هذا يعني أنّ هذا الشرطي الثالث لديه الكثير من المال لإستئجار قتلة مثل (كونان) و(لوكوود) لتنظيف فوضاه |
Çok parası var diye herhalde. | Open Subtitles | لأنه لديه الكثير من المال. |
Ya da en azından o zamanlar çok parası vardı. | Open Subtitles | أو على الأقل كان لديه الكثير من المال في ذلك الوقت. |
Ancak yine de çok parası vardı bu nedenle parayı aklı başında olan diğer bir kişiye Ivy'ye vermeyi kararlaştırdı... | Open Subtitles | ولكن لا يزال لديه الكثير من المال ،(لذلك قرر أن يمنحه إلى (آيفي والتي كانت أيضاً عقلانية للغاية |