"لديّ حياة" - Traduction Arabe en Turc

• bir hayatım var
• bir hayat

Burada iyi bir hayatım var. Deniz havası ciğerlerimi temizliyor, güneş beyaz cildimi koyulaştırıyor ve en önemlisi, mutlu olmak için paranın önemli olmadığını öğrendim.
لديّ حياة رائعة هنا ، هواء البحر نظف رئاتي والشمس أعطت لجلدي لون صحيّ

Anne, sinema kulübünün başkanı olmana çok sevindim ama benim de bir hayatım var.
أمي، هذا عظيم أنك تترأسين نادي النقد، لكن لديّ حياة أيضاً

Şimdi iyi bir hayatım var. Şort giyen bir kargocunun... hayatımı mahvetmesine izin vermem
إسمع، لديّ حياة جيّدة، الآن أنا لن أدع ساعي بريد في سراويل يُدمّرها

Çok bir şey değil ama burada bir hayatım var.
ليس هنالك الكثير لأفعله، لكن لديّ حياة أديرها هنا .

Önümde upuzun bir hayat var ve tezimi bitirip yayınlayacağım.
إنني لست ميّتة، فأنا لديّ حياة بأكملها بالقرب منّي، و سأُنهي الفرضيّة، وأقوم بنشرها

Burada neden bulunduğumu veya kim olduğumu düşündüğünüzü bilmiyorum ama devam etmem gereken bir hayatım var.
اسمعي، لا أعرف سبب تواجدي هنا، أو من تعتقديني، لكن لديّ حياة يجب أن أعود إليها.

Evet, ayrıca geri dönmek için sabırsızlandığım tek başıma sürdürdüğüm harika bir hayatım var,
نعم، وأيضا يوجد لديّ حياة عازب لطيفة للغاية والتي أتطلع بقوة للرجوع إليها

Burada gerçek bir hayatım var artık, tamam mı?
لديّ حياة حقيقية هنا الآن، حسنا؟ 'لن أقبل بالعودة الى 'بريسكوت.

Eğlence amacı dışında. Benim de bir hayatım var, başkalarının olduğu gibi.
لا أحيا في إطار ترفيهي، لديّ حياة كالآخرين.

Çevirisi, herkes kaltaktır. Benim de bir hayatım var, biliyorsun.
الجميع حقراء لديّ حياة بالفعل، أتعلم؟

Olgun bir kadınım, kendime ait bir hayatım var.
أنا امرأة ناضجة، لديّ حياة خاصّة بي

Ben gidiyorum. Yaşayacak bir hayatım var.
الآن، سأذهب لأن لديّ حياة لأعيشها

- Bu evin dışında da bir hayatım var.
- لديّ حياة أخرى خارج هذا المنزل -

Ölü bir hayatım var.
لديّ حياة ميّتة

Geri dönmem gereken bir hayatım var.
لديّ حياة لأعود إليها

Benim de bir hayatım var.
لديّ حياة كما تعلمين

Beni çok tatmin eden bir hayatım var.
أقصد , لديّ حياة مليئة جداً

Benim bir hayatım var, kendi hayatım.
لديّ حياة ، حياة خاصة بي

Gayet güzel bir hayatım var.
لديّ حياة رائعة للغاية

Anlamanın sizler için zor olduğunu biliyorum ama şu an mutlu, mütevazı bir hayat yaşıyorum ve böylesi hoşuma gidiyor.
أعلم يصعب عليكم تفهم هذا لكن الآن ، لديّ حياة هادئة بسيطة ، ولا أريد تغييرها

Gösterişli bir hayat tarzım var. En iyisine alışkınım.
لديّ حياة رفاهية ، تعوّدت عليها