| Bu yüzden kaçtım, parıldayan denizi geçip sonunda toprağa yeniden ayak bastığımda, duyduğum ilk şey yine o lanet ses oldu. | Open Subtitles | لذا هربت. عبرتُ البحر المُتلألئ. وأخيرًا عندما وطأت قدمي اليابسة مُجدّدًا، أوّل شيءٍ سمعتُه كان ذلك الصوت اللعين. |
| Bu yüzden kaçtım, parıldayan denizi geçip sonunda toprağa yeniden ayak bastığımda, duyduğum ilk şey yine o lanet ses oldu. | Open Subtitles | لذا هربت. عبرتُ البحر المُتلألئ. وأخيرًا عندما وطأت قدمي اليابسة مُجدّدًا، أوّل شيءٍ سمعتُه كان ذلك الصوت اللعين. |
| Bu yüzden kaçtım, parıldayan denizi geçip sonunda toprağa yeniden ayak bastığımda, duyduğum ilk şey yine o lanet ses oldu. | Open Subtitles | لذا هربت. عبرتُ البحر المُتلألئ. وأخيرًا عندما وطأت قدمي اليابسة، أوّل شيءٍ سمعتُه كان ذلك الصوت. |
| Polis de öldüğümü düşünüyordu, o yüzden Ben de kaçtım. | Open Subtitles | , كان هناك من أنقذني , و الشرطة . . لقد افترضوا أنني مت , لذا هربت |
| Ben de kaçtım. Tıpkı babamın düşündüğü gibi dayan yemiş bir enik gibi. | Open Subtitles | لذا هربت مهزومًا مثل كلب كما ارتآني والدي دومًا. |
| Bu yüzden kaçtım. | Open Subtitles | لذا هربت بعيداً |
| Bu yüzden kaçtım. | Open Subtitles | لذا هربت |
| Bu yüzden kaçtım.. | Open Subtitles | لذا هربت. |
| Beni suçlayacağınızı biliyordum o yüzden Ben de kaçtım. | Open Subtitles | عندما دخلتم, عرفت أنني سأتلقى اللوم, لذا هربت |
| Ağlamaya başlamıştım. Ben de kaçtım. | Open Subtitles | وبدأت أبكي ، لذا هربت |
| Ben de kaçtım. | Open Subtitles | لذا هربت منك ومن مركزنا |
| Ben de kaçtım. | Open Subtitles | لذا هربت |
| Ben de kaçtım. | Open Subtitles | لذا هربت |