- Belki onları çağırsan iyi olur canım. - Peki. | Open Subtitles | لعله من المستحسن أن تقومي بدعوتهم يا عزيزتي |
Belki de kendi yoluna gitmen en iyisi olur. | Open Subtitles | كل ذلك لعله من الأفضل أن تمضي أنت بطريقك وأعمالك |
Belki de bu en iyisidir. | Open Subtitles | لكن لسنا متقدمين كفاية لاكتشافها. ومجددا, لعله من الأفضل. |
Belki de, yakalanışının gösterilmemesi akıllıca olur. | Open Subtitles | لعله من الحكمة عدم لفت الأنظار إلى أسره. |
Belki de gozükmez eger sizi ikna edebilirsek. | Open Subtitles | لعله من الممكن أن يختفي, لو كان لديك الدافع المناسب. |
Belki burada kalmaman daha iyidir. | Open Subtitles | اتعلم, لعله من الافضل عدم بقائك هنا |
Belki şu iyi doktorla bir seans ayarlayıp üzerinde biraz ters psikoloji denesem iyi olacak. | Open Subtitles | "لعله من الأجدر لي أن أحدّد موعداً لجلسة مع الطبيب البارع وتجربة الطب النفسي العكسي" |
Belki başka bir zaman bitirebiliriz. | Open Subtitles | لعله من الأجدر إنهاء هذا في وقتٌ لاحق |
Belki de bu işe kalkışmamanız en iyisidir. | Open Subtitles | لعله من الأفضل أن لا تحاولوا حتى |
McGarrett ortağı olabileceğini düşünüyor, Belki kayıtları gönderdiği kişi budur. | Open Subtitles | ،يعتقد (ماكغاريت) أنه حظي بشريك لذا لعله من مستلم السجلات |
Belki de böylesi daha iyidir. | Open Subtitles | لعله من الأفضل ذلك. |
Çocuklar, Belki koşmak istersiniz. | Open Subtitles | لعله من الأفضل أن تهربوا |
Belki de söylemesem iyi olur. | Open Subtitles | لعله من الأفضل ألاّ أقول |
Evet, Belki de gitmelisin. | Open Subtitles | أجل، لعله من الأفضل أن ترحل. |