| Micheal'ı aşağıya B.T. ye gönderdim. | Open Subtitles | لقد أرسلتُ مايكل للأسفل من أجل التصوير الطبقي |
| Sevdiğin kadını sana yardım etsin diye gönderdim. | Open Subtitles | لقد أرسلتُ المرأة التي تحبُّ إلى هنا لتساعدك |
| Ben mektuplar gönderdim... Bulabildiğim her avukata. | Open Subtitles | لقد أرسلتُ رسائل لكلّ محام يمكنني إيجاده |
| İşe yaramalı. Çatıdaki ekipman sayesinde, acil felaket çağrısı yolladım. | Open Subtitles | متأكدٌ بما فيه الكفاية لقد أرسلتُ إشارة إستغاثة رئيسية |
| Polis beni üçüncü defa kapı dışarı ettikten sonra binadaki tüm faks makinelerine yazı yolladım. | Open Subtitles | لقد أرسلتُ فاكس لكل شخص في البنايه. يبدو أنه 200 آله |
| Yani, sadece bu titreşimi yolluyorum ve kişisel olarak farkettim ki kadınlar buna karşılık veriyorlar. | Open Subtitles | أعني , لقد أرسلتُ هذه المشاعر بالجو... ولقد وجدتُ شخصيًا أن النساء يستيجبونَ لذلك. |
| Herkesi evine gönderdim. Baş başa olacağız. | Open Subtitles | لقد أرسلتُ الجميع لمنازلهم، سنكون بمفردنا |
| Kız arkadaşına isimsiz olarak aynı bilgileri içeren bir mesaj gönderdim. | Open Subtitles | لقد أرسلتُ لصديقتكَ رسالةً نصيّة بنفس المعلومات، بالتأكيد دون اسم. |
| 200 kişiyi kaleyi koruması için gönderdim. | Open Subtitles | لقد أرسلتُ مئتيّ رجلٍ ليأمّنوا طريق عودتنا للديار. |
| Şu anda bu fotoğrafı dört kişiye gönderdim | Open Subtitles | لقد أرسلتُ للتو هذه الصورة إلى أربعة أشخاص، هل نحن واضحون؟ |
| Hanenize çiçek açan ve meyve veren bir ağaç gönderdim. | Open Subtitles | لقد أرسلتُ شجرةً التي تزهرُ أزهاراً .وفاكهة الدببة لبيتك |
| İzin almak için iki gün önce sana e-posta gönderdim! | Open Subtitles | لقد أرسلتُ لك بريد إلكتروني من أجل طلب عطلة، قبل يومين... لأخبرك عن هذا. |
| Ona dün bir e-mail gönderdim. Dur sana okuyayım. | Open Subtitles | "لقد أرسلتُ إليّه رسالة الكترونية البارحة، دعني اقرئها على مسامعك" |
| Sayfalarımı dışarıdaki bazı yerlere gönderdim. | Open Subtitles | لقد أرسلتُ الصفحات لشخصين في الخارج. |
| Dinle, sana bir fotoğraf yolladım. Tutukladığın adam o muydu? | Open Subtitles | ،أسمعي، لقد أرسلتُ لكِ صورة للتو هل هذا هو الرجل الذي قمتم بأعتقاله؟ |
| Bugün oğlunuzun doğum günüymüş. Eve bir hediye yolladım. | Open Subtitles | سمعتُ أن اليوم كان عيدُ ميلاد ابنك، لقد أرسلتُ هديةً إلى منزلك. |
| Rahat konuşabilelim diye kızı evine erken yolladım. | Open Subtitles | لقد أرسلتُ الفتاة إلى المنزل مبكراً، لذا يمكننا أن نتحدث. |
| Vagon 465 Elmas-6, size uçuş rotasını yolladım. Senato'ya gelin. | Open Subtitles | السيارة 4-6-5-Diamond-6 لقد أرسلتُ لكم طريق للطيران, تعالوا للمجلس |
| Sakladığım tüm sırları hatırlatmak için ona Kayla ile olan fotoğrafını yolladım. | Open Subtitles | لقد أرسلتُ له تلك الصُورة مع (كايلا) لتذكيره بكلّ الأسرار التي كتمتها. |
| Bütün hastaları kuru yerlere yolluyorum. | Open Subtitles | لقد أرسلتُ جميع المرضى إلى أرضٍ جافة |
| Şu anda üstlerinize isteklerimi ve yaşadığınızın kanıtını mail attım. | Open Subtitles | لقد أرسلتُ للتو مطالبي وإثبات حياةٍ لرئيسكم |
| Resmini ona faksladım; Kadın onun kreşe gelen adam olmadığını Söyledi. | Open Subtitles | لقد أرسلتُ لها صورتُه بالفاكس، وقالت أنّه ليس الرجل. |
| Ben de yapmak istiyorum. Başkanımız Bay Cussins tarafından gönderildim. | Open Subtitles | لقد أرسلتُ من قبل الرئيس ، السيد (كوزنس) |