| Kendi boyutlarının iki katındaki bir adamı devirebilecek miktarda klor hidrat verdim. | Open Subtitles | . لقد أعطيتها ما يكفي من المخدر لإسقاط شخص فى ضعف حجمها |
| Tek bir kişiye verdim. Ondan sonra olanlar benim sorumluluğumda değil. | Open Subtitles | لقد أعطيتها لصديق واحد ما حدث بعد هذا لم يكن مسئوليتي |
| Babamın saatini falan çalmadı. Ona ben verdim. Onu sevdiğimi sanmıştım. | Open Subtitles | لم يسرق ساعة والدي، لقد أعطيتها له كنت أعتقد بأنني أحبه |
| ona bir yatıştırıcı verdim, onunla daha sonra konuşması gerekecek. | Open Subtitles | لقد أعطيتها مهدئ, يمكنه ان يتحدث اليها لاحقا |
| Ona kişisel olmayan bir bilgi için... dört kişisel bilgi verdin. | Open Subtitles | لقد أعطيتها فقط أربع قطع من المعلومات الشخصية... لشخص مريب ومجهول. |
| Bize taktıkları bilekliklerden bir tane de ona vermiştim. | Open Subtitles | لقد أعطيتها أحد تلك الأشياء التي يمكن تعقبها التي يضعوها لنا |
| Anti-virus ilaçları verdim, ama test sonuçlarına göre, virüs beyin sıvısına yayılıyor. | Open Subtitles | لقد أعطيتها مضادات حيوية , ولكن فحوصاتها تظهر أن ذلك الفيروس ينتشر بسائلها الشوكي |
| Bazı ilaçlar verdim ve yatağına yatırdım. | Open Subtitles | لقد أعطيتها بعض الدواء ووضعتها في السرير |
| Ona istediği her şeyi verdim, ama işe yaramadı. | Open Subtitles | لقد أعطيتها كل ما تتمناه لكن لا يبدو أن هذا يشكل فارقاً |
| Ona konsantre doz verdim. | Open Subtitles | إنها غائبة عن الوعي، لقد أعطيتها عينة مركزة |
| Permamı yapsın diye kuaföre verdim. | Open Subtitles | لقد أعطيتها لمصففة شعري من أجل تسوية ثمن التصفيفة |
| Üniversiteden döndüğümde ona bir şans verdim. | Open Subtitles | لقد أعطيته فرصة عندما عدت من الكلية لقد أعطيتها له |
| Üniversiteden döndüğümde ona bir şans verdim. | Open Subtitles | لقد أعطيته فرصة عندما عدت من الكلية لقد أعطيتها له |
| Acil bir durumda haber vermesi için ona bir kumanda verdim. | Open Subtitles | لقد أعطيتها جهاز نداء لتعلمنا إذا ما حصل أمر طارئ |
| Sanırım ona dün akşam bir oda verdim. | Open Subtitles | يجب على ذلك لقد أعطيتها غرفة فندق فى الليلة الماضية |
| İlaç hemen etkisini gösterdi. Onu yatağa taşıdım ve aşırı dozda insülin verdim. | Open Subtitles | لقد أعطيتها جرعة زائدة من الأنسلين أخذت مفعولها بسرعة ولم تترك أثرا |
| Bişey yapmadım... Bana verdiğin ilaçları verdim ona. | Open Subtitles | لم أفعل شيئا لقد أعطيتها الحبوب التى قمت بإعطائها لى |
| En yüksek puanı alana verdim işte. | Open Subtitles | لقد أعطيتها فقط للموظف صاحب أعلى مجموع درجات |
| [Muir] Ona kişisel olmayan bir bilgi için ... dört kişisel bilgi verdin. | Open Subtitles | لقد أعطيتها فقط أربع قطع من المعلومات الشخصية... لشخص مريب ومجهول. |
| Bak, ona vermiştim. Sorumlu o! | Open Subtitles | أنظر,لقد أعطيتها أنها كانت هى |