| Mortgage bonoları için daha yeni 200 milyonluk kredi sigortası sattık. | Open Subtitles | لقد بعنا 200 مليون مقابل مقايضة العجز في سندات الرهن العقاري |
| Beş yıl boyunca kapkek sattık ve ilk defa hamura dokunuyorsun. | Open Subtitles | لقد بعنا كعكات لخمس سنوات وهذة أول مرة تلمسين بها الذبدة |
| Teknemizi, Jared'ın para koleksiyonunu hatta nişan yüzüğümü bile sattık. | Open Subtitles | لقد بعنا قاربنا ومجموعة القطع النقدية لجاريد خاتم زواجي ايضاً |
| Aynı yıl, yeni doğan kızımı tuzcuya sattık. | Open Subtitles | لقد بعنا ابنتنا المولودة حديثًا لتاجر الملح |
| 800 bilet sattık yani risk çok az. | Open Subtitles | لقد بعنا 800 تذكره لذا المخاطره هنا قليله جداً |
| Dehra Dundaki evi sattık ve bizim arsanın ortasına bir ev yaptık. | Open Subtitles | لقد بعنا منزلنا فى دهرا دان وأقمنا منزلا وسط حقولنا |
| Bir sürü bilet sattık. Reklam yaptık. | Open Subtitles | لا يمكن لهذا أن يحدث , لقد بعنا التذاكر , لقد عملنا دعاية |
| Birazda internet üzerinden sattık fakat fazla bir miktar değildi. | Open Subtitles | لقد بعنا البعض عن طريق الانترنت ولكن ليس الكثير |
| Mortgage bonoları için daha yeni 200 milyonluk kredi sigortası sattık. | Open Subtitles | لقد بعنا للتو 200 مليون دولار من ودائع السندات الرهنية |
| Evi sattık bile. | Open Subtitles | لقد بعنا المنزل السابق لا مكان نعود اليه |
| - Her şeyi sattım. Yaşlılar Evi'ni bile sattık. | Open Subtitles | لقد بعت كل شيئ لقد بعنا حتى بيت الشباب أيضا |
| Geçen yıl bunlardan, 800,000 adet sattık. | Open Subtitles | لقد بعنا منه ثمانمائة ألف قطعة العام الماضي |
| E-bay'de sattık kâr amaçlı. | Open Subtitles | لقد بعنا ذلك في موقع اي باي من أجل الربح |
| Oyun hazırlayan şirketlere savaş senaryoları sattık. | Open Subtitles | لقد بعنا سيناريوهات المعارك لمصممي الألعاب |
| Bütün resimleri sattık. Mükemmel. İnsanlar bugünlerde nelere para harcıyor. | Open Subtitles | جيد جدا لقد بعنا جميع اللوحات رائع ، انه امر مذهل ما قد ينفق الناس نقودهم عليه |
| Üzgünüm, o emlakları altı ay önce sattık. Altı ay önce mi? | Open Subtitles | أنا اسف لقد بعنا ذلك الإستثمار منذ ستة أشهر |
| 43 sakızlı, 30 çikolatalı ve 18 hindistan cevizli kurabiye sattık. | Open Subtitles | لقد بعنا ثلاثة واربعون قطعة حلوي وثلاثون قطعة بسكويت وثمانية عشر كعكه |
| Vicdanlarımızı sattık ve kusursuz vücutlarımızı almak için kullandık. | Open Subtitles | لقد بعنا ضمائرنا واستخدمنا الأرباح لشراء الاجسام الرائعة |
| Siz daha annenizin karnındayken biz şirketimizi sattık, eski arkadaşlarımızı bıraktık ve buraya, Kuzey Kaliforniya'ya taşındık. | Open Subtitles | عندما كنت لا تزال في بطن أمك، لقد بعنا شركتنا،و تركنا أصدقائنا القداما، و انتقلت هنا الى شمال كاليفورنيا. |
| Bütün arabalar satıldı. Pazar Sellecklerde kalıyor. | Open Subtitles | لقد بعنا كل السيارات سيبقي المعرض مع عائلة "سيليك" |
| Sınıf, sınıf, kapı, kapı dolaşarak, uyuşturucu gibi satmıştık. | Open Subtitles | من باب إلى باب لقد بعنا هذه الأشياء كالحشيش |