| Uçağın kuyruk numarasını takip ettik bu da bizi bu özel piste getirdi. | Open Subtitles | لقد تعقبنا رقم ذيل طائرة إلى هذا المطار الخاص وإليك. |
| Gizli silahı bu sisteme kadar takip ettik. | Open Subtitles | لقد تعقبنا السلاح الغامض الى هذا النظام |
| Sophie'nin verdiği numarayı takip ettik. | Open Subtitles | "لقد تعقبنا الرقم الذي أعطتنا إيها "صوفيا |
| Patron, Hapmton Roads dışındaki bir marinada Danielle Benton'un cep telefenunun izini bulduk. | Open Subtitles | يا رئيس ، لقد تعقبنا هاتف دانيل بنتون إلى مرفأ خارج طريق هامبتون |
| Steve, Quan'ın tekneyi kiralarken kullandığı kredi kartını araştırdık. | Open Subtitles | "ستيف" لقد تعقبنا البطاقة الإئتمانية التي استخدمها "كوان" لتأجير القارب. |
| Evsiz adamın verdiği kısmi plakayı kullanarak Connor'ın bindiği arabanın izini sürdük. | Open Subtitles | والآن, لقد تعقبنا السيارةَ التي إستقلها كونور تبعاً للوصفِ والجزءُ البسيطُ للوحةِ |
| Şu ana kadar tespit ettiğimiz tutar beş milyon doları geçti. | Open Subtitles | لقد تعقبنا 5ملايين دولار لحد الان |
| Kulübenin yerini belirledik. Geliyoruz. | Open Subtitles | لقد تعقبنا الهاتفين، نحن قادمون |
| Senin mesajını takip ettik. Bize onun yerini sen söyledin. | Open Subtitles | لقد تعقبنا رسالتكِ أنتِ أعطيتينا المكان |
| Biz Bâtard-Montrachet'yi takip ettik, halbuki sadece seni takip etmemiz yeterdi. | Open Subtitles | لقد تعقبنا نبيذ (باتارد مونتريشيه) عندما كان يجدر بنا تعقبك فحسب |
| Van Nuys Havaalanı'ndaki kulübeye yaptığın aramayı takip ettik. | Open Subtitles | لقد تعقبنا مكالمتكِ إلى هاتف عام في مطار (فان نيس) |
| Telefonunun kapsama alanını dışına çıkana kadar ki hareketlerini takip ettik. | Open Subtitles | لقد تعقبنا تحرّكات (تشارلي) عن طريق تثليث إشارة هاتفه، |
| Telefon numarasını Remington Askeri Akademisi'ne kadar takip ettik. | Open Subtitles | قبل أن يختفي لقد تعقبنا رقم الهاتف (إلى أكاديمية (ريمنجتون البحرية |
| Yeşimden yaratıklar köylerimize saldırdı. Onları buraya kadar takip ettik. | Open Subtitles | مخلوقات الـ(جيد) هاجمت بلداتِنا، لقد تعقبنا آثارهم هنا |
| Telefonunun GPS'inden kendisi Malibu'daki havalı bir sahil evine kadar takip ettik. | Open Subtitles | لقد تعقبنا جهاز تحديد المواقع الخاص بهاتفه (لمنزل فاخر على الشاطيء في (ماليبو |
| Ambarımı soyan o dangalakların izini bulduk. | Open Subtitles | لقد تعقبنا العصابة التى سرقت المخزن |
| Sutton'ın eserlerini satan adamın izini bulduk. | Open Subtitles | لقد تعقبنا الرجل الذي باع (ساتن) لهُ مكتشفاتهُ |
| Rudy Cooper'ın adını ve sosyal güvenlik numarasını araştırdık. | Open Subtitles | لقد تعقبنا الاسم والضمان الاجتماعي لـ(رودي كوبر) |
| Beyaz minibüsün Tony Delfin'e ait olduğunu tespit ettik. Az önce evini araştırdık. | Open Subtitles | لقد تعقبنا الشاحنة البيضاء إلى (طوني ديلفن)، لقد فتشنا منزله للتو. |
| Aramanın izini sürdük, arama evin içinden yapılmış. | Open Subtitles | لقد تعقبنا المكالمة وكانت قادمة من داخل المنزل |
| Bağışçıya kadar dokuların izini sürdük ama hala bir şey bilmiyoruz. | Open Subtitles | لقد تعقبنا أثر كل هذه التطعيمات إلى المتبرع و مازلنا لا نعرف شيئاً |
| Şu ana kadar tespit ettiğimiz tutar beş milyon doları geçti. | Open Subtitles | لقد تعقبنا 5ملايين دولار لحد الان |
| Başkanım, yayının sinyalinin yerini belirledik. | Open Subtitles | سيدي، لقد تعقبنا إشارة ذلك البث، |