| Hafta sonu çok hoş bir ilk buluşma yaşadım. | Open Subtitles | لقد حظيتُ بأول مواعدة جيدة في نهاية الأسبوع. |
| Beyin tümöründen sonra ruhsal bir aydınlanma yaşadım. Bir amaç edindim. | Open Subtitles | لقد حظيتُ بصحوة روحيّة بعد ورم المخ، وعثرتُ على هدف. |
| İşin aslı ben de bir ayrılık yaşadım. | Open Subtitles | لأكون صريحاً... لقد حظيتُ بنوعٍ من الإنفصال أنا أيضاً. |
| Bende çok hoş vakit geçirdim Teşekkürler. | Open Subtitles | حسناً، لقد حظيتُ بوقت رائع أيضاً. شكراً. |
| - Gidelim. Hadi. - Çok iyi vakit geçirdim. | Open Subtitles | ـ لِنذهب، هيا ـ لقد حظيتُ بوقتاً رائع معكِ |
| Kötü bir gün yaşadım. | Open Subtitles | لقد حظيتُ بيوم فظيع. |
| Kötü bir gün yaşadım. | Open Subtitles | لقد حظيتُ بيوم فظيع. |
| Çok güzel vakit geçirdim, çok eğlenceliydi. | Open Subtitles | لقد حظيتُ بوقت رائع. لقد كان ممتع بالفعل. |
| - Dün gece gerçekten çok iyi vakit geçirdim. | Open Subtitles | لقد حظيتُ بوقتٍ ممتع حقاً الليلة الماضية |
| Harika vakit geçirdim. | Open Subtitles | لقد حظيتُ بوقتٍ فائق الروعة |