| İlk antibiyotik olan penisilinin geliştirilmesine katkı sağlayan çalışması ile Nobel Tıp Ödülü'nü kazandı. | TED | لقد فاز بجائزة نوبل في الطب عن أعماله التي ساعدت في تطوير أول مضاد حيوي: البنسلين. |
| Hem, profesör yazı turayı kazandı, seni taşımak için can atıyor. | Open Subtitles | فى كل الاحوال لقد فاز البرفيسير بالرهان وهو متشوق لحملك اليس كذلك |
| Şu dans eden kadınlara bakın. Onların da gönlünü kazandı. | Open Subtitles | انظروا إلى السيدات يرقصن لقد فاز بقلوبهن أيضا |
| Sadece haftaya askere gittiği için kazandı. | Open Subtitles | لقد فاز بسبب إلتحاقه بالجيش الاسبوع القادم ، وهذا هو السبب الوحيد |
| Çok turnuva kazanmış. Kendisi ve onuru için kazanıyor. | Open Subtitles | لقد فاز ببطولات كثيرة يفوز بها لأجل نفسه وشرفه |
| Dört yaşındayken bir kelime yarışmasını kazanmıştı. İnanabiliyor musunuz? "Nobran"ı bilmişti. | Open Subtitles | لقد فاز بمسابقة للإستهجاء عندما كان في الرابعة من عمره هل تصدّق هذا الكلمات كانت متباينة |
| Washington meydanında tam bunu yaparak birçok oyun kazandı. | Open Subtitles | لقد فاز في الكثير من المباريات في ساحة واشنطن بفعله ذلك بالضبط |
| - Ama Frollo'nun kazanmasına izin veremezsin. - kazandı bile. | Open Subtitles | و لكنك لا تستطيع ان تترك فرولو يفوز لقد فاز بالفعل |
| - Ama Frollo'nun kazanmasına izin veremezsin. - kazandı bile. | Open Subtitles | و لكنك لا تستطيع ان تترك فرولو يفوز لقد فاز بالفعل |
| Tüm zamanların en iyilerinden. 4 tane kupa kazandı. | Open Subtitles | اسمه فى قاعة العظماء لقد فاز بأربعة كوؤس سوبر |
| Keşiş oy verenlerin sayısının 3,000 fazlası ,ile kazandı. Sadece 3? | Open Subtitles | لقد فاز مونك بالفعل بفارق 3 آلاف صوت ولا يزال هناك ناخبون |
| Kevin iki yıl önce Heisman Kupasını kazandı. En iyi oyuncumuz. | Open Subtitles | لقد فاز كيفن بمسابقة هيسمان منذ عامين إنه أفضل لاعبينا |
| Evet, kazandı. Güzel, müthiş bir gün-- Boya silahı, ve bir hayvanla yarışmışsın. | Open Subtitles | ــ أجل، لقد فاز ــ ومع ذلك فانه يوم رائع |
| Aynı partiden katılan Al Gore karşısında Başkanlık yarışını kazandı. | Open Subtitles | لقد فاز في سباقه الرئاسي مع رفيق دربه السيناتور آل غور |
| Şuna bakın. Hepsi korktu kaçıyor. Canavarlar kazandı. | Open Subtitles | انظري إلى هذا، جميعهم يهربون خوفاً لقد فاز الوحوش |
| Peru'nun kaybettiği toprakları geri alma sözü vererek kazandı. | Open Subtitles | لقد فاز في الانتخابات بأغلبية ساحقة لأنه وعد ان يرجع البيرو كما كانت للناس |
| Aslında 1992 yılında bir Nebulon Ödülü kazandı. | Open Subtitles | في الحقيقة لقد فاز بجائزة نيبلون عام 1992 |
| Burada her sınıftan dokuz Grand Prix kazandı, bunlardan yedisi art arda premier sınıftaydı. | Open Subtitles | لقد فاز هنا بتسع مرات في مختلف الفئات تتضمن 7 مرات متتالية في الفئة الأولى |
| Şimdi, mevkisini kötü durumdayken kazandı. Korkunç bir hastalığı var. | Open Subtitles | الآن، لقد فاز بمقعده في الريادة الشعبيّة الذي يُعاني من مُشكلة في الإبقاء عليه. |
| Geçen yıl, Louisiana Eyalet Şampiyonluğu kazanmış. Beş tane okul rekoru mu ne kırmış. | Open Subtitles | لقد فاز ببطولة الولاية السنة الماضية في لويزانا حطم حوالي خمس أرقام قياسية مدرسية |
| O aslında 1992'de bir Nebulon Ödülü kazanmıştı. | Open Subtitles | في الحقيقة لقد فاز بجائزة نيبلون عام 1992 |