| Kalacak yer arayan birini arıyordu. | Open Subtitles | لقد كان يبحث عن أي شخص يحتاج إلى مكان ليبقى فيه |
| Mezarla ilgili bir kitabı değil, mezarın kendisini arıyordu. | Open Subtitles | يا إلهى لا بد و أننى كنت عمياء أبى لم يكن يبحث عن كتاب بخصوص ضريح الفارس لقد كان يبحث عن الضريح ذاته |
| Yani öyle söyledi. Ayrıca, çıkmadan önce de seni arıyordu. | Open Subtitles | هذا ما قاله في الواقع لقد كان يبحث عنك قبل أن يغادر |
| Ama Tristan bekleyemedi. Kendi ölümünü aramaya gitti. | Open Subtitles | ولكن تريستان لم يستطع الانتظار . لقد كان يبحث عنة |
| Ama Tristan bekleyemedi. Kendi ölümünü aramaya gitti. | Open Subtitles | ولكن تريستان لم يستطع الانتظار . لقد كان يبحث عنة |
| Karısını ve kızını arıyordu. Dosya sizin miydi? | Open Subtitles | لقد كان يبحث عن زوجته وابنته هل كانت تلك قضيتك؟ |
| Ama ağzından çıkan sözcüklere bakılırsa annesini arıyordu. | Open Subtitles | ولكن الكلمات التي خرجت من فمه لقد كان يبحث عن أمه |
| Amfilisit adında bir mineral arıyordu. Evrende delik açabilecek bir madde. | Open Subtitles | لقد كان يبحث عن معدن يدعى أمفيلاسيت مايكفي ليحدث فتحة في الكون |
| Antonio piyasaya bozuk mal sokan çetenin liderini arıyordu. | Open Subtitles | لقد كان يبحث عن قائد فريق يخرج مخدرات فاسدة |
| Mezun olduktan sonra kendi yerini alacak birini arıyordu. | Open Subtitles | لقد كان يبحث عن شخص ما لكي يأخذ مكانه عندما يتخرج |
| 20 yıl önce babama bıraktığı bazı şeyleri arıyordu. | Open Subtitles | لقد كان يبحث عن أغراض تركها مع والدي قبل 20 سنة |
| Onu kaybettim çünkü bir büyücü arıyordu. | Open Subtitles | فَقدته لأنه لقد كان يبحث عن الساحر |
| Bunun farkında. Sadece bir bahane arıyordu. | Open Subtitles | إنه يعلم ذلك لقد كان يبحث فقط عن مبرر |
| Buraya geldi çünkü senin hakkında endişeleniyor ve seni arıyordu! | Open Subtitles | لقد أتى إلى هنا لأنه كان قلقا عليك و لقد كان يبحث عنك! |