| Hayır, o kadar emin değilim. O bizi uyarmaya çalışıyordu. | Open Subtitles | لا ، أنا لست متأكدة لقد كان يحاول أن يحذّرنا | 
| Mümkün olduğu sürece herkesten Kendi gerçek kimliğini saklamaya çalışıyordu. | Open Subtitles | لقد كان يحاول اخفاء هويته عن اى انسان لاطول فترة ممكنة | 
| Tiyatrodan ayrıldığını gördüm. Senden uzak durmaya çalışıyordu. | Open Subtitles | لقد رأيته و هو يغادر المسرح لقد كان يحاول أن يتجنبك | 
| Bu süt kutularını da açıklıyor. Midesini yatıştırmaya çalışıyordu. | Open Subtitles | هذا يشرح الحليب , لقد كان يحاول تهدئة معدته | 
| Arabanın tekini geçmeye çalıştı. | Open Subtitles | لقد كان يحاول المرور من تلك السيارة الآخرى | 
| Onu bırakıp gidemezsin. Bizi korumaya çalışıyordu. | Open Subtitles | لا يمكنكي ان تتركيه وحده لقد كان يحاول ان يحمينا | 
| Kendi oğlunu korumaya çalışıyordu. Gelecekten gelen insanlar, her kimlerse, onu sözcü olarak seçtiler. | Open Subtitles | لقد كان يحاول حماية مستقبله من هذه الناس , أيا كانوا | 
| Sadece kimseyi incitmeyeceğinden emin olmaya çalışıyordu. | Open Subtitles | لقد كان يحاول التيقن من عدم إيذائك لأحد. | 
| Russ'ı öldürmeye çalışıyordu ve ondan sonra senin peşinden gelecekti. | Open Subtitles | لقد كان يحاول قتل روس وبعدها كان سيتجه خلفكِ | 
| Kral'ı öldürmeye çalışıyordu. Ona izin veremezdim. | Open Subtitles | لقد كان يحاول أن يقتل الملك و لم أستطع أن أتركه يفعل ذلك. | 
| Hayır! Beni, bedava öğrenci konutuna almaya çalışıyordu. | Open Subtitles | لا، لقد كان يحاول أن يقنعني بأن أدخل بيت الطلبة المجاني | 
| Terfi etmeden önce onu kaybetmeyi bloke etmeye çalışıyordu. | Open Subtitles | لقد كان يحاول الانتهاء من المشاكل الغير منتهية قبل أن يحصل على الترقية | 
| Belediye başkanını ara, sana ulaşmaya çalışıyordu. | Open Subtitles | إتصل برئيس البلديه. لقد كان يحاول الوصول إليك. | 
| Aylardır bir Britanya firmasını müşteri olarak bağlamaya çalışıyordu. | Open Subtitles | لقد كان يحاول جعل تلك الشركة البريطانية كعميل لشهور | 
| Belki Lambert peşinde olduğumuzu biliyordu yarım kalan işi bitirmeye çalışıyordu. | Open Subtitles | ربما لامبارت علم أننا نتعقبه لقد كان يحاول غلق بعض النهايات المفتوحه | 
| Halkımızı Tanrı'dan uzaklaştırmaya çalışıyordu. Hak ettiğini buldu. | Open Subtitles | لقد كان يحاول تضليل شعبنا عن الله، لقد نال ما يستحق | 
| En başından beri bana vermeye çalışıyordu. | Open Subtitles | حسناً، لقد كان يحاول فعل ذلك منذُ فترة طويلة حسب ما أتذكر. | 
| Bana iyi davranmaya çalışıyordu bense şefiyle başını derde soktum. | Open Subtitles | لقد كان يحاول أن يكون لطيفا، وأدخلته في مشكلة مع رئيسته. | 
| Yasa dışı kanuncuyu yakalamaya çalışıyordu. Onunla olan telefon görüşmemi dinleyip zorbalarıyla birlikte pusu kurmuş. | Open Subtitles | لقد كان يحاول الإمساك بالحارس الليلي تنصت على محادثاتي معه عبر الهاتف | 
| Aptal olma, ese. Sadece kıçımızı kurtarmaya çalıştı adamım. | Open Subtitles | لاتكن غبيا, لقد كان يحاول فقط أن يخرجنا من هذه الورطة | 
| Hayır, hayır. Onu öldürmeye çalıştı! | Open Subtitles | لا , لا , لقد كان لقد كان يحاول أن يقتلها |