| Sattığım kan taşının üzerindeki yazının şifresini çözmeyi başardım. | Open Subtitles | لقد نجحت في فك رموز العلامات التي كانت على حجر الدم التي بعتتها إياه |
| Kamino başbakanıyla bağlantı kurmayı başardım. | Open Subtitles | لقد نجحت في التواصل مع رئيس وزراء كامينو |
| İki ayrı tek hücreli alg tabakasını, kuantum seviyede tamamen uyumlu olarak titreştirmeyi başardım. | Open Subtitles | هل جربت ملعقة؟ لقد نجحت في احداث ارتجاج في عينتين من الزبد ذو الخلية الواحدة في التماثل التام على مستوى الكم |
| Aferin müfettiş. Sayende bir gecede iki kere yaptı. | Open Subtitles | اُهنيك , لقد نجحت في حمله علي إرتكاب حريمتين في ليلة واحدة |
| Aferin müfettiş. Sayende bir gecede iki kere yaptı. | Open Subtitles | اُهنيك , لقد نجحت في حمله علي إرتكاب حريمتين في ليلة واحدة |
| - Olmaz! - Efendim ayakkabının diğer tekini de bulmayı başardım. | Open Subtitles | سيدي لقد نجحت في الحصول على الحذاء الآخر |
| başardım. Onu söktüm. Hem de beyne zarar vermede... ermeden ermeden, ermeden, ermeden, ermeden. | Open Subtitles | لقد نجحت في انتزاعها بدون أي تلف للمخ |
| Kurşunu kesin olarak teşhis etmeyi başardım. | Open Subtitles | " ماك " لقد نجحت في الحصول على هوية دقيقة للرصاصة |
| Adli Tabip Başkanlığı Ofisi'nden listeyi almayı başardım. | Open Subtitles | لم تخرج بعد - لقد نجحت في إستحضار قائمة - من مكتب مدير الفحص الشرعي |
| Kristine'nin büyük halası Gertie'nin izini bulmayı başardım. | Open Subtitles | " لقد نجحت في الوصول لخالة أبيها " غيرتي |
| Onları tekrar canlandırmayı başardım ama ama bedenlerinin çürümesini nasıl engelleyeceğimi bulamadım. | Open Subtitles | لقد نجحت في إعادة تنظيمها، ولكن لم أحسب كيفية الحفاظ على الجثث من التعفن بعيدا... |
| "Aşık olduğum ilk kadınıda kırmayı başardım. " | Open Subtitles | لقد نجحت في جرح أول من أحببت ... |