| Ahşap çatılarla ilgili kitabım için. | Open Subtitles | كلها استعدادات لكتابي عن بارون المطاط جيمينشافت |
| başağrılarım yeni kitabım için verdiğim emeklerin acıları. | Open Subtitles | إنّ آلامي هذه لهي آلامُ المخاض لكتابي الجديد |
| Önemli değil. Bir sonraki kitabımın kapak yazısını şimdiden görebiliyorum. | Open Subtitles | بإمكاني أن أرَ المقولة بالفعل على الغلاف الخارجي لكتابي القادم. |
| Bu bıçak gösterisiyle, mecazi olarak yeni kitabımın kurdelesini kesmiş olacağımı düşündüm. | Open Subtitles | لقد توقعت ان هذه السكاكين ستكون مجازياً كـ قص الشريط لكتابي الجديد |
| kitabıma sizinle ilgili bir önsöz yazmasını istedim. | Open Subtitles | لقد طلبت منهُ أن يكتب المقدمة لكتابي عنكما |
| Bu arada, kitabıma gösterdiğiniz ilgiden çok etkilendim. | Open Subtitles | لكني، أشعر بالامتنان لمقدار الاهتمام الذي وهبتموه لكتابي |
| Bir sonraki kitabımda iyi olur. Not almalıyım. | Open Subtitles | أتدري أن هذا يصلح لكتابي القادم يجب أن أدون بعض الملاحظات |
| Bence bir sonraki kitabım için harika bir karakter olabilir. | Open Subtitles | أعتقد أنّها ستكون شخصيّة رائعة لكتابي القادم. |
| ...ama gerçekten beni sadece bir sonraki kitabım için beslemiş oluyorsunuz. | Open Subtitles | لكن حقّاً أنتم فقط تكونون تمنحوني الخام لكتابي القادم |
| kitabım için anca avans alırım. Tamam mı? | Open Subtitles | حتى أتمكن من الحصول على المقدم لكتابي, حسنا؟ |
| Güzel şeylerdi ama kitabım için bir işe yaramazlardı. Sonra da dolaba kaldırdım. | Open Subtitles | و لكن لم تكن مناسبة لكتابي فوضعتها في الخزانة |
| İsterdim ama yeni kitabım için ben de bir dosya üzerine çalışıyorum. | Open Subtitles | أودّ ذلك، لكنّي أعمل على قضيّة خاصّة بي، لكتابي القادم. |
| Sanırım çözdüğümüz bu dava bir sonraki kitabım için güzel bir konu oldu. | Open Subtitles | أعتقد أنّ القضية التي حللناها للتو ستكون موضوعاً جيّداً لكتابي المقبل. |
| Sonunda bu seyahati, tüm dünyaya ve bir buçuk yıla genişlettim ve bu benim ilk kitabımın temelini oluşturdu ve bu da beni bugün buraya getiren şeydi. | TED | انتهى بي الأمر بتمديد تلك الرحلة لمدة عام ونصف حول العالم، والتي أصبحت الأساس لكتابي الأول، الذي قادني إلى هنا اليوم. |
| Evet, yeni kitabımın konusunu bulmak için köşeme çekildim. | Open Subtitles | نعم, لقد كنت في مرحلة توقّف، محاولاً التوصّل لفكرة لكتابي الجديد. |
| Sen kitabımın ön sayfasında olacaksın, harika! | Open Subtitles | ستكونن على الصفحة الأمامية لكتابي.. رائع |
| kitabımın orjinal kopyası... her zaman yazmak istediğim kitabın. | Open Subtitles | النسخة الأصليّة لكتابي الكتاب الذي طالما أردت كتابته |
| Ve üç vadi boyunca yürüyoruz, ve üçüncü vadide, son derece gizemli ve uğursuz birşey var, bir rahatsızlık hissi. Ve bunun benim kitabımın kurgusu olduğunu anlıyorum. | TED | ومشينا بعدها بثلاثة وديان وفي الوادي الثالث كان هناك شيئا غريبا وعجيب وشعرت بالإنزعاج. وعرفت أن ذلك لابد أنه توطئة لكتابي. |
| Sizleri seviyorum çocuklar ama kitabıma daha fazla bir şey eklenirse bu sizin yüzünüzdendir. | Open Subtitles | احبكم, يارفاق ولكن إذا جلبتم المزيد لكتابي فذلك خطأكم انتم |
| Bu kitapların hepsi benim hikaye kitabıma benziyor. | Open Subtitles | هذه الكتب تبدو مشابهة تماماً لكتابي القصصيّ |
| - Neyse kitabıma dönsem iyi olacak. | Open Subtitles | على أية حال، عليّ أن أعود لكتابي |
| Tamam, 307'inci kitabımda bir çift saldırıya uğruyor, saldıran da... | Open Subtitles | حسناً، لكتابي الـ307... هذان الثنائي يُهاجمان من قِبل... |