| seni geceleri dolaplara kapattım, sana bağırdım. | Open Subtitles | أنت تعرف، أعني، أنا مؤمن لكم في الحجرات طوال الليل وصرخ في ولك. |
| Peki ya bir kurşun suratını fena halde parçalarsa, arkadaşların da seni tanıyamazlarsa? | Open Subtitles | أو إذا كان يضرب رصاصة لكم في الوجه، سيئة للغاية الزملاء الخاص لا يتعرف عليك؟ |
| Şimdi seni Parthenona götürüp, tanrının şehvetinin kölesi yapacağım. | Open Subtitles | الآن أن لدي لكم في البارثينون، سوف نضحي لك الله من شهوة. |
| Hayatını kalıcı olarak değiştirecek bir konuda sana neden mi danışmadım? | Open Subtitles | لماذا لا أستشير لكم في قرار بشكل دائم قد تغير حياتك؟ |
| Size katılmak, başka gezegenlere gitmek, yeni dünyalar, yeni kültürler keşfetmek, galaksiyi Goa'uld' dan kurtarmanıza yardım etmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أنضم لكم. في استكشاف الكواكب الأخرى أكتشف عوالم جديدة, ثقافات جديدة أساعد في تخليص المجرة من الجواؤلد |
| Ben de üzgünüm ama sizin için cüzdanimda yer yok. | Open Subtitles | حسنا، أَنا آسف أيضا لكن لا مكان لكم في محفظتي |
| Sonra ararım baba. seni seviyorum. | Open Subtitles | حسنا، أنا سوف ندعو لكم في وقت لاحق، وداد. |
| seni kollarıma alıp zevkten ağlatma arzusundan deliye dönüyorum. | Open Subtitles | انا ذاهب من مرض جنون الرغبة في عقد لكم في ذراعي ، ويجعلك تبكي بكل سرور. |
| Hanım evladı olabilirim ama yine de seni yere devirebilirim. | Open Subtitles | أنا قد يكون سيسي، ولكنني لن يزال قصف لكم في الأرض. |
| Hayalarına vurup seni öksürtecek bir bilgiye sahibim. | Open Subtitles | حصلت على بعض المعلومات التي قد ركلة لكم في الكرات وتجعلك السعال. |
| Ama ben içgüdülerin seni yönlendirdiğini düşünmüştüm. | Open Subtitles | ولكن تعلمت أن الغرائز نقطة لكم في الاتجاه. |
| Çeşmede seni öpen kırmızı giysili kız. | Open Subtitles | هيا. الفتاة في الثوب الأحمر تقبيل لكم في نافورة؟ |
| O gece sana o kadar kızmıştım ki intikam almak istedim. | Open Subtitles | كنت سكران حتى في لكم في تلك الليلة، كنت أريد أن أعود إليك. |
| Eğer Ross'u seçersen, sana sade bir şekilde eşlik edecektir. | Open Subtitles | إذا اخترت روس، وانه سوف المشي لكم في الممر على ما يرام. |
| Dr Zimmer'ın ayakkabısını alçıya almak için sana ihtiyacım var. | Open Subtitles | أنا بحاجة لكم في الأحذية الدكتور زيمر في لأن الجص يلقي |
| Teşekkürünü kabul ediyorum ve sana bir şey değil diyorum. | Open Subtitles | أَقْبلُ كَ شكراً لكم في التقدّم ومرحبا بكم. |
| Bugece buluşmada sana ihtiyacım olacak. | Open Subtitles | أنا ستعمل بحاجة لكم في ذلك الاجتماع معي هذه الليلة. |
| Halkımızın tarihindeki en büyük sefer umuduyla Size katılmak için geldim. | Open Subtitles | سأنضم لكم في الغزو الذي سيكون أعظم غزو في تاريخ شعبنا |
| Sizler muhtemelen bunun canlı örnekleri ile ilgili birşeyler okumuş veya duymuşsunuzdur. Size iki cümlelik bir örneğini vereyim. | TED | ولابد أنكم جميعاً قد قرأتهم أو سمعتم عنه في بعض العناوين. دعوني أفسّره لكم في جملتين. |
| Birinci sınıf kızların Size deli olması. | Open Subtitles | وجود الفتيات طالبة الاغماء على مدى لكم في كل وقت. |
| Downton'da çok fazla şey söylemediğim için teşekkürler, kusura bakmayın. | Open Subtitles | أعتذر عن عدم قولي الكثير ولكن شكراً لكم.. في داونتن |