| Tatlım, onları elimizden geldiğince küçük tutmaya çalıştığımızı biliyorum ama çocuklar büyür. | Open Subtitles | أعرف أننا نريد أن نجعلهم صغار أطول فترة نستطيعها لكن الأطفال يكبرون |
| ama çocuklar bu şeylere alışacak kadar çok maruz kalmıyorlar. | TED | لكن الأطفال حديثي العهد بالعالم ليعتادوا على الأمور اليومية. |
| ama çocuklar sınıftan çıkarak da öğrenebilir | Open Subtitles | لكن الأطفال يمكن أن يتعلّموا بالخروج من قاعة الدروس |
| Fakat.. çocuklar çekingen kalıyorlar şu günlerde. | Open Subtitles | لكن الأطفال جد قلقين من التعرض للإغراء هذه الأيام |
| ama çocuklar bir yıldır bu kampı sayıklıyorlar. | Open Subtitles | و لكن الأطفال كان يتحدثون عن التخييم معك طيلة السنة |
| ama çocuklar evde değil. | Open Subtitles | لكن الأطفال ليسوا هنا و كان لدي بعض الأمل أن نمارس الحب هذه الليلة |
| ama çocuklar aspirin tabletlerini alıp işaretleri ve çıkıntıları düzleştirip köşeleri yuvarlarlar ki, Oksikodon gibi görünürler. | Open Subtitles | لكن الأطفال يأخذون أقراص الأسبرين. يزيلون العلامات التجارية. ويقوموا بتدوير الحواف. |
| Bakın, durumun kötü göründüğünü biliyorum ama çocuklar çeşitli dönemlerden geçer ve ben bu sorunu çabucak çözmek için onunla ilişkimi mahvetmeyeceğim. | Open Subtitles | انظروا، أنا أعلم أن الامر يبدو سيئاً لكن الأطفال يمرون بمراحل ولن أخرب علاقتي بها |
| Ona zarar vermek istemiyor ama çocuklar bazen aşırıya kaçtıklarını fark etmiyorlar. | Open Subtitles | هي لا تقصد أذيته ، لكن الأطفال لا يدركون، مدى عنفهم يمكن أن يكون. |
| Fena değil ama çocuklar gerçekten paketten çıkan ödülleri seviyor. | Open Subtitles | حسنًا، هذا ليس بسيء لكن الأطفال إنهم يحبون تلك الهدايا عندما تأتي في تلك الصناديق الخاصة |
| ama çocuklar her zaman aptalca şeyler yaparlar. | Open Subtitles | لكن الأطفال يقومون ببعض الأفعال الغبيّة طوال الوقت |
| Bazen fazla gürültü çıkarırlar ama çocuklar işte, ne yaparsın. | Open Subtitles | أحياناً يصبحون مزعجين, لكن الأطفال سيبقون أطفال. |
| Zor olduğu oluyordu ama çocuklar eğlenceli oluyor. Her birinin farklı bir ihtiyacı oluyor. | Open Subtitles | ربّما هذا شاق، لكن الأطفال ممتعون، فكلّ واحد منهم له احتياجات مختلفة. |
| Zor olduğu oluyordu ama çocuklar eğlenceli oluyor. Her birinin farklı bir ihtiyacı oluyor. | Open Subtitles | ربّما هذا شاق، لكن الأطفال ممتعون، فكلّ واحد منهم له احتياجات مختلفة. |
| ama çocuklar en iyi parçasıydı. | TED | و لكن الأطفال كانوا الجزء الأفضل |
| Sana görünmez ama çocuklar görebiliyor. | Open Subtitles | إنه مخفي إليك لكن الأطفال يمكنهم رؤيته |
| ama çocuklar çok sezgilidir. | Open Subtitles | لكن الأطفال لديهم حدس قوي جداً |
| Fakat çocuklar aileleriyle ilgilenmek zorunda kalmamali. | Open Subtitles | لكن الأطفال لا يفترض بهم أن يعتنوا بأهاليهم |
| Gündüzün sıcağında, ebeveynler sadece bir kaç dakikalık huzur ve sessizlik isterler, Ama çocukların başka fikirleri var. | Open Subtitles | في اليوم الحار الوالدين يريدان دقائق معدودة من السلام والهدوء لكن الأطفال لديهم أفكارٌ أخرى |
| Tabii ki kendin için de ama özellikle çocuklar için. | Open Subtitles | و لك, لكن الأطفال |