| Sana şunu söylemek için geldim aramızdaki ilişkiden dolayı çok mutluyum, gerçekten mutluyum. | Open Subtitles | أتيت فقط لكي أخبرك بأني سعيد حقاً بهذه العلاقة. سعيد بحق. |
| Sana yazmaya cesaret bulmak ve seni ne kadar çok özlediğimi söylemek için uzun bir zaman geçmesi gerekti... | Open Subtitles | أنا احتاجت لوقت طويل قبل أن أجرؤ على الكتابة إليك لكي أخبرك كم افتقدك كثيراً |
| Seni kendinde tutmak için. Sana neyin gerçek olup olmadığını söylemek için. | Open Subtitles | لكي أبقيك متزناً، لكي أخبرك بما هو حقيقي، وما ليس كذلك. |
| Aramızdaki her şeyin bittiğini söylemeye geldim. | Open Subtitles | أنا هنا لكي أخبرك بأن كل ما هو بيننا قد انتهى |
| Doğruyu söylemek gerekirse bir an evvel oradan kurtulmak istiyorum. | Open Subtitles | لا أطيق الإنتظار حتى أخرج من هناك لكي أخبرك الحقيقة |
| Aslında planım, sana söylemek için şampiyonanın bitmesini beklemekti, ama o kadını öptüğünü gördüm. | Open Subtitles | و خطتي سابقاً كانت الانتظار حتى نهاية البطولة لكي أخبرك بذلك لكن بعد ذلك رأيتكَ تُقبل تِلك المرأة |
| ...şahsen Şükran Günü yemeğine gelemeyeceğimi söylemek için geldim. | Open Subtitles | أتيت شخصياً , لكي أخبرك... . بأنني لن أتي لـ |
| Şimdi sana tam tersini söylemek için buradayım. | Open Subtitles | حسناً,الآن أنا هنا لكي أخبرك النقيض |
| Günün oldukça iyi geçtiğini söylemek için geldim. | Open Subtitles | فقط لكي أخبرك بأن اليوم مر على سلام |
| Buraya artık durmamız gerektiğini söylemek için geldim. | Open Subtitles | لقد جئت هنا لكي أخبرك بأنه يجب أن نتوقف |
| - Sadece kovulduğunu söylemek için gelmiştim. Ne? | Open Subtitles | -جئت لكي أخبرك بأنك مفصول |
| Krala ulaşabilmek için Kontesle yattığımı söylemeye geldim. | Open Subtitles | لكي أخبرك بأنني نمت مع الكونتيسا لكي أصل إلى الملك؟ |
| Bak. Olay şu. Sana bir şey söylemeye geldim. | Open Subtitles | انظر، ذلك هو اتفاقنا لقد أتيت هنا لكي أخبرك بشئ |
| Gerçeği söylemek gerekirse, bana aşık hem de çocukluğumuzdan beri. | Open Subtitles | لكي أخبرك الحقيقة، هو واقع في الحب معي... منذ أن كنا صغاراً... |