| Günün birinde yüzünü lime lime ettiler. ameliyat paramız yoktu. | Open Subtitles | ذات يوم يشوهون وجهها و ليس لدينا مال للجراحة التجميلية |
| Bunlar ameliyat olmuş başlarına yüksek dozda radyasyon almış ve birinci aşama kemoterapi uygulanan, bu uygulamanın başarısız olduğu ayrıca tümörün tekrar büyüme | TED | إذن هؤلاء مرضى خضعوا للجراحة ولعلاج إشعاعي ذي جرعة عالية في الرأس ولعلاج كيميائي من الدرجة الأولى لكن ذلك فشل وعاودت أورامهم النمو. |
| Sağ üst kadrandaki siyah bölgelerin ameliyat olduğu alanlar olduğunu görebilirsiniz. | TED | يمكن أن تروا أن المناطق السوداء في ربع الدائرة الأيمن العلوي هي المناطق الخاضعة للجراحة. |
| Sıvının birazını dışarı akıtabiliriz, ama derhal Ameliyata almamız gerekiyor. | Open Subtitles | لنخفف بعضاً من السوائل، ولكن لابد أن نعود به للجراحة الان. |
| Dr. Hahn bizim kardiyotorasik cerrahi bölümümüzün şefi olmayı kabul etti. | Open Subtitles | وافقت الدّكتورة هان على أن تكون الرئيسة الجديدة للجراحة القلبية الصدرية |
| ameliyat oldu ve radyoterapi aldı, adres defterini kaybettiğinde 3.seferki kemoterapiyi alıyordu. | TED | خضعت للجراحة والعلاج الإشعاعي، وكانت في الدورة الثالثة من العلاج الكيماوي، عندما أضاعت دفتر عناوينها. |
| Acil ameliyat için uyutulurken, 10'dan geriye saymak yerine, bizim isimlerimizi tekrar etti. | TED | عندما وُضعَ تحت المخدر للجراحة الطارئة، بدلاً من العد التنازلي من العشرة، ظل يكرر أسمائنا مثل الترنيمة |
| ameliyat için tam zamanında geldin, Doktor. | Open Subtitles | أتيت في الوقت المحدد للجراحة أيها الطبيب |
| Sanırım estetik ameliyat için biraz genç, sen de öyle düşünmüyor musun? | Open Subtitles | أعتقدهي شابةإلى حدّ ما للجراحة التقويمية هل لا تعتقد؟ |
| Tümör ameliyat edilemeyecek olsa bile, annenin gerçek şansı çok yüksek. | Open Subtitles | حتي إذا لم يكن الورم قابل للجراحة ليها فرصة حقيقية |
| Öğleden sonra yapacağımız bakı amaçlı ameliyat için bize gereken bilgileri sağlayacak. | Open Subtitles | المجسات ستعطينا المعلومات التي سنحتاجها للجراحة الاستكشافية بعد الظهر |
| Lenf bezlerindeki tümörü çıkarmak için seni ameliyat edeceğiz. | Open Subtitles | سنجهزك للجراحة لكي نزيل ورم العقدة اللمفاوية |
| Çılgınca konuşuyor, ameliyat olmamayı düşünüyor. | Open Subtitles | , الآن هي تتحدث بطريقة جنونية كيف انها قد لا تخضع للجراحة على الاطلاق |
| Sen ameliyat olunca daha da güçlenecek. | Open Subtitles | نعم و يسعدني قول ذلك و لكنه سيصبح أقوي عند خضوعك للجراحة |
| Ben ailesinin bulunmasına yardım edeceğim. Siz de onu Ameliyata almanın yolunu bulun. | Open Subtitles | سأساعد في العثور على عائلته، وأنتما اعثرا على طريقة لإخضاعه للجراحة |
| İstediğim şey, bu anjiyogramı incelemek bu budalayı Ameliyata almak ve kalbindeki kitleyi çıkarmak. | Open Subtitles | ما أريده هو تحليل هذه العينة لنجهزه للجراحة ولنستأصل هذه الكتل القلبية |
| Geçen ay, cerrahi şefliğine terfi ettrilmedi. | Open Subtitles | فى الشهر الماضى ، تم إقالته كرئيس للجراحة .دعنا نحصل على مذكرة تفتيش لمنزله .دعنا نرى لو اننا سنجد اسلحة |
| Ulusal Estetik cerrahi Birliğine göre, | Open Subtitles | بناء على الاتحاد الوطني للجراحة التجميلية |
| Oğlunuz için ameliyatı ayarlayacağım. Bu arada, | Open Subtitles | سأقوم بتحديد موعد للجراحة من أجل ابنكِ في الوقت الحالي، |
| Ve evet, ameliyatta bana yol göstermiş olabilirsin ama orada olan şey sadece bu değildi. | Open Subtitles | واجل ربما انتِ مهدتي الطريق للجراحة لكن لم يكن كل هذا ماحدث هناك |
| Babamın olacağı ameliyatın %50 başarısızlık oranı var. | Open Subtitles | نعم . . والدي سيخضع للجراحة اليوم هناك 50 بالمئة احتمالية هنا |
| Gayet iyi geçiyor. Onu Ameliyathaneye götürün! Alt kata! | Open Subtitles | حسناً، لقد كان أفضل خذه للجراحة في الأسفل |
| Cerrahlığa geri dön. | Open Subtitles | أظن أنه عليك أن تعودي للجراحة |
| Şu anki duruma göre operasyona devam etmek istemezseniz, anlarım. | Open Subtitles | بالنظر إلى الموقف، سأتفهم لو انكم لا تريدون الخضوع للجراحة |