| bu bahsettiğin Çiftçi Jack'in Tavukçusu nun spesyali.tavuk tavuk tavuk. | Open Subtitles | هذا لأن الصدور المميزه موجود في مزرعة جاك للدجاج,دجاج دجاج |
| Eskiden tavuk koşusu bile vardı ama hiçbir zaman keçi yarışı olmadı. | Open Subtitles | وكان هناك سباق للدجاج ولكن لم يكن ابدا ابدا ابدا سباق نعجات |
| Sadece balığı balıkla beslemiyoruz, tavuk ve domuzları da balıkla besliyoruz. | TED | ليست الاسماك فقط بل ما نطعمه الاسماك، نحن نُطعم الاسماك للدجاج والخنازير. |
| Hatırladığım kadarıyla çok da iyi tavuk boğazlıyordun. | Open Subtitles | فى صباح ما، رأيتك تعرض عملك اليدوي أنت خانق جيد للدجاج, على ما أتذكر. |
| tavuklara değil de sana bir mezar kazma zamanı gelmiş gibi duruyor. | Open Subtitles | اعتقد انه حان الوقت لتحفر قبر لك و ليس للدجاج |
| çıkalım mı? Çiftçi Jack'in Tavukçusu nu düşünüyorum.tavuk tavuk tavuk. | Open Subtitles | هلا ذهبنا ,لقد قررت أن نذهب إالى مزرعة جالك للدجاج ,دجاج ,دجاج |
| Şu Korelilerle işimiz bittiğinde sana Roscoeus'ta tavuk ve gözleme ısmarlayacağım. | Open Subtitles | عندما تنتهي المشاكل مع الكوريين الملاعين أنا و أنت سنذهب إلي روسكو للدجاج والرقائق على حسابي |
| "Ruhunuz için tavuk Çorbası" arayışında iseniz... defolun gidin buradan. | Open Subtitles | اذا كنت تبحث عن حساء للدجاج من اجل روحك فقط اخرج من هنا يامغفل |
| Aslında hiç tavuk sevmezdim ama bunu sevdim. | Open Subtitles | اتعلم, انا لم اكن محبا للدجاج من قبل, لكني احب هذه الدجاجه |
| Ve özel tavuk Pepperoni'min yapılması biraz zaman alıyor. | Open Subtitles | لأجل عائلتي و هانا مع وصفتي الخاصة للدجاج مع البيباروني سأخذ وقت قليل للاستعداد |
| tavuk çorbama olan bu ani ilginin sebebi nedir? Okuldaki "melekler komitesine" katıldım. | Open Subtitles | يا للأسرار ، لماذا هذا الإهتمام المفاجئ في حسائي للدجاج ؟ |
| Tek geciken tavuk ve balığı bırakmak oldu. Ve tereyağından kıl çeker gibi yaptım. | Open Subtitles | كل ما كان يستلزم فقط إزالتي للدجاج والسمك، |
| Ama çalıştığım yerde neredeyse her sipariş ettikleri tavuk oluyor. | Open Subtitles | ولكن حيث اعمل, عمليا كل طلب آخر هو الدجاج لذا مطعم للدجاج. |
| tavuk kanatlarına gösterdiğin tutkuyu bu salona taşımanı istiyorum. | Open Subtitles | أريدك أن تظهر العاطفه ذاتها للدجاج المحمر لهذا النادي |
| İstemiyorsan tavuk kümesi olmasa da olur. | Open Subtitles | لسنا مضطرين ليكون لدينا قنا للدجاج أذا كان هذا يزعجك |
| - Şu sos senin tavuk etinin mi benim kuzu etimin mi? | Open Subtitles | هل هذه الصلصة للدجاج الخاص بك أو لحم الخروف الخاص بي؟ |
| tavuk dinozor yaratmak için tavuk DNA'sının genetiğini değiştirmeye çalışan araştırma ekibini duymuş muydunuz? | Open Subtitles | هل سمعتم يا رفاق عن فريق البحث الذي يحاول العبث في الحمض النووي للدجاج لخلق نوع ما من ديناصورات الدجاج |
| "Bayilik açmak isteyen biri, Papa's tavuk ve Waffle'da minimum 1.000 saat çalışmalıdır." | Open Subtitles | حتى تأهل نفسك ، يجب على العامل أن ينجز على الأقل 1000 ساعة في مطاعم بابا للدجاج والوافل |
| - Şu sos senin tavuk etinin mi benim kuzu etimin mi? | Open Subtitles | هل هذه الصلصة للدجاج الخاص بك أو لحم الخروف الخاص بي؟ |
| tavuklara acıdığını söylemediğine dikkat edin. | Open Subtitles | و لا حظوا طريقة تعبيرها لا يوجد أي تعاطف للدجاج |
| Bu nesnemiz tadı daha çok tavuğa benzeyen hazır şehriye çorbası! | Open Subtitles | كوب من شوربة المعكرونة، حاليا بطعم أقوى للدجاج |