"للذِهاب إلى" - Traduction Arabe en Turc

    • gitmeye
        
    • gitmek için
        
    • gitmelerini
        
    • gitme
        
    • gitmeliyiz
        
    Grup analiz toplantılarına katılmamı istedi. Ben de gitmeye başladım ve devam edeceğim. Open Subtitles وهو يُريدُني للذِهاب إلى فصولِ تحليلِ مجموعتِه.
    Oğlunuz bara gitmeye karar verince fazla bir seçeneğim kalmadı. Open Subtitles لا إختيارَ منذ إبنِكَ حازم للذِهاب إلى حانتِي ثانيةً.
    Roissy'ye gitmek için o senin olmak zorunda. Open Subtitles للذِهاب إلى رويزي يَجِبُ أَنْ تَكُونَ لكي
    Şu asker bozuntusunun kızıyla sinemaya gitmek için beni ektiğin gece. Open Subtitles تلك الليلِه بعد أن تخلصت منى للذِهاب إلى السينما مَع طفلهِ الجيشِ تلك
    Başını dik tutup cehenneme gitmelerini söylemelisin. Open Subtitles تَحتاجُ للإرتِفاع ويُخبرُهم كُلّ للذِهاب إلى الجحيم.
    Bir parçam onun dünyanın öbür ucunda olmasını ve böylece herkese evlerine gitmelerini söyleyebilmeyi istiyor. Open Subtitles هناك جزء منّي الذي أَتمنّى بأنّها كَانتْ نصف الطريقَ حول العالمِ وأنا يُمْكِنُ أَنْ فقط أُخبرُ كُلّ شخص آخرَ للذِهاب إلى البيت.
    Eve gitme zamanı geldiğinde beni uyandır. Open Subtitles أيقظْني عندما يحين الوقت للذِهاب إلى البيت.
    Hemen Teknolojik Gelişim ve Araştırma Merkezine gitmeliyiz. Nerede olduğunu biliyor musun? Open Subtitles نَحتاجُ للذِهاب إلى ايتار هَلْ تَعْرفُ أين هي؟
    Leo'nun partisine gitmeye hazır mısın? Open Subtitles أنت مستعدّ للذِهاب إلى حزبِ الأسدِ؟
    Vay be. Oraya gitmeye can atıyordum. Open Subtitles أنا كُنْتُ أَمُوتُ للذِهاب إلى هارفارد.
    - Bahçeye gitmeye hazır mısın? Open Subtitles النيل: جاهز للذِهاب إلى الحدائقَ؟
    Alış veriş için köye gitmek için sizi getirdiğim yoldan yaya olarak gidebilirsiniz. Open Subtitles للذِهاب إلى القريةَ، يُمْكِنُ أَنْ تَأْخذَ الممشى الي وريتهولك
    Angela'ya gitmek için 4'te buluşuruz. Open Subtitles نتقابل الرابعة للذِهاب إلى أنجيلا.
    Meksika'ya gitmek için bazı ayarlamalar yaptım. Open Subtitles جَعلنَا الترتيباتَ للذِهاب إلى المكسيك.
    B, bu insanlara eve gitmelerini söylemelisin. Open Subtitles بي، أنت gotta أخبرْ هؤلاء الناسِ للذِهاب إلى البيت.
    Gitmek istemediğini sen söylemiştin, hadi gitme. Open Subtitles قُلتَ بأنّك لَمْ تُردْ حتى للذِهاب إلى هذا الشيءِ. إبقَ في البيت.
    Roxy, sanırım eve gitme zamanı geldi. Open Subtitles روكسي، أعتقد أن الوقت قد حان للذِهاب إلى البيت
    Beyefendi, hepimiz aile sahibiyiz. Biz de eve gitmeliyiz. Open Subtitles سيدي، كلنا لدَينا عائلات ونَحتاجُ للذِهاب إلى البيت أيضاً
    Bir dakika, ama önce Mapu'ya gitmeliyiz. Open Subtitles إنتظرى دقيقة نَحتاجُ للذِهاب إلى مابو أولاً

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus