Araştırmamızdan yola çıkarak, Yaşlı adam Gennou'nun. | Open Subtitles | بالحديث عن بحثنا , وجدت أن جميع النشاطات للرجل العجوز جينو دينيوية |
Bugün Yaşlı adam ve kızın olduğu yere yola çıkacağım. | Open Subtitles | و أتمنى لو أسافر للرجل العجوز و الفتاة اليوم |
Kalçasını kırmadan önce yaşlı adama bir sandalye çekin. Hadi. | Open Subtitles | احضر للرجل العجوز كرسي قبل أن يقع أرضاً، هيا يارفيقي. |
Hedefsiz öfkem yaşlı adama yöneldi. | Open Subtitles | وغضبي اللا مبرر، وجهته للرجل العجوز. |
Antika adamla normal arkadaş olmanı ve genel olarak seks arkadaşlıkları kurmamanı istiyorum. | Open Subtitles | أريدك أن تكوني صديقة عادية للرجل العجوز وتوقفي عن تكوين أصدقاء جنسيين بشكل عام. |
Antika adamla normal arkadaşız zaten. | Open Subtitles | أنا صديقة عادية للرجل العجوز. |
En iyisini yaptık, ama ihtiyar için bu yeterince iyi değildi. | Open Subtitles | قدمنا أفضل ما نستطيع، لكن في النهاية لا يبدو جيداً بما يكفي للرجل العجوز |
Yaşlı adam onun çok yorgun olduğunu görebiliyordu. | Open Subtitles | و أمكن للرجل العجوز أن يرى " " أنه كان متعبا للغايه |
Bunları kendine sakla Yaşlı adam . | Open Subtitles | الصقها للرجل العجوز |
Yaşlı adam için o kadar da iyi değil. | Open Subtitles | ليست جيدة كفاية للرجل العجوز. |
Yaşlı adam için o kadar da iyi değil. | Open Subtitles | ليست جيدة كفاية للرجل العجوز. |
Sürekli topu yaşlı adama verdiler. | Open Subtitles | واصلوا تمرير الكرة للرجل العجوز |
-Yarısını şu yaşlı adama bırakacam. | Open Subtitles | سأبقي نصفها للرجل العجوز |
yaşlı adama sadık kalacaktır. | Open Subtitles | لتبقى وافياً للرجل العجوز. |
En iyisini yaptık, ama ihtiyar için bu yeterince iyi değildi. | Open Subtitles | لقد فعلنا ما بوسعنا ولكنه لم يكن كفايا للرجل العجوز فى النهاية |
İhtiyar için şunu söyleyebilirim: Çok yürekli biri. | Open Subtitles | سوف اقول ذلك للرجل العجوز فلديه شجاعة |