| - Ama ya limuzin, otel ve süs çiçeğine.. - yaptıklarınla ilgili söyledikleri? | Open Subtitles | كنت أخرجهم لكن ماذا عن الذي قالته بأنك فعلته لليموزين خاصتها |
| - Demek kameralar ve limuzin yine lazım. | Open Subtitles | إذن سنكون بحاجة لليموزين مجدداً |
| Üç yıldır limuzin şoförlüğü yapıyormuş. | Open Subtitles | لقد كان سائق لليموزين لثلاث سنوات. |
| Bu araç Caesar limuzin'in en iyi aracı. | Open Subtitles | هذه النواة لشركة سيزر لليموزين. |
| Siyah bir limuzin arıyoruz. | Open Subtitles | حسنًا ، حصلت على رؤية لليموزين السوداء{\pos(192,230)} |
| limuzin şoförü galiba. | Open Subtitles | أظن أنه سائق لليموزين |