| bir kere söyleyeceğim; ya kardeşini getirirsin ya da hapsi boylar. | Open Subtitles | سأقول هذا لمرةٍ واحدة اجلب شقيقك أو سأرمي به إلى السجن | 
| bir kere olsun bırak da Earp'ler bir yere yerleşsin. | Open Subtitles | لمرةٍ واحدة دع آل إيرب يستقرون في مكانٍ ما | 
| Ya bir kere de ilaç için güzel bir şey söyle kardeşim... | Open Subtitles | قولى شيئاً حسناً ولو لمرةٍ واحدة للتخفيف عنى | 
| Bir kez olsun, lütfen bir zamanlar beni sevmiş olduğunu söyle. Bir kez. | Open Subtitles | أخبريني, أخبريني أنكِ أحببتيني و لو لمرةٍ واحدة | 
| Bu tek seferlik bir hataydı. | Open Subtitles | هذا كانَ خطأً لمرةٍ واحدة | 
| Çok stres altında olduğunu biliyorum, fakat bu bir seferlik bir şeydi. | Open Subtitles | لكنّ هذا كان لمرةٍ واحدة فحسب. لا أحتاجُ منكِ فعلُ ذلك ليّ. | 
| Bir seferliğine yardımımı kabul et. | Open Subtitles | خذي مني شيئاً لمرةٍ واحدة في حياتك. | 
| Baba, siktiğimin hayatında bir kere. Bana gerçeği söyleyebilir misin? | Open Subtitles | أبي، لمرةٍ واحدة بحياتك أيمكنك أن تقول لي الحقيقة | 
| İnsan en azından bir kere sahilde yaşamalı. | Open Subtitles | كلُ شخصٍ يجبُ عليه أن يجرب المعيشة بجانبِ البحر ولو لمرةٍ واحدة | 
| bir kere olsun beni uğraştırmasanız olmaz mı kızlar? | Open Subtitles | أوه، لماذا لاتسهلون عليّ الأمر لمرةٍ واحدة فحسب | 
| bir kere olsun zamanlaman harikaydı. | Open Subtitles | أنت بالفعل تملك التوقيت الأمثل ولو لمرةٍ واحدة | 
| Bunu kurduktan sonra bir kere bile yakalanmadım. | Open Subtitles | لم يُقبض عليّ ولا لمرةٍ واحدة بعد تثبيتِ هذه الكاميرا. | 
| 45 dakikadır bizimle konuşuyorsunuz ama el-Kaide'den bir kere bile söz etmediniz. | Open Subtitles | لقد ظللت بالحديث معنا لخمسٍ وأربعين .دقيقة الآن وتم ذكر القاعدة لمرةٍ واحدة فقط .خلال هذا الحديث | 
| Onu Bir kez daha görmeme izin ver! | Open Subtitles | دعني أراها مزيداً و لمرةٍ واحدة فقط للحظة | 
| Tamam, herkes izlesin. Bir kez göstereceğim, hepsi bu. | Open Subtitles | حسنٌ، شاهدوني جميعاً سأُريكم إياها لمرةٍ واحدة | 
| Anladım. Bir kez söylemeniz yeterli. | Open Subtitles | "نعم, لقد عُلم يا سيّدي، ما عليك أن تقولها سوى لمرةٍ واحدة" | 
| Ama bu tek seferlik bir şey. | Open Subtitles | لكن هذا أمرٌ لمرةٍ واحدة | 
| Çok stres altında olduğunu biliyorum, fakat bu bir seferlik bir şeydi. | Open Subtitles | إنيّ أعرفُ بأنكَ تحتَ كثيرٍ من الضغط، لكنّ هذا كان لمرةٍ واحدة فحسب. | 
| Buraya iş için gelmiştim! -Hollis, bu bir seferlik bir hata! -Bayan Mierzwiak! | Open Subtitles | جئتُ هنا للعمل أخطأتُ لمرةٍ واحدة فقط | 
| Sadece bir seferlik bir iş miydi? | Open Subtitles | هل ستقوم بذلك لمرةٍ واحدة ؟ | 
| Bir seferliğine. | Open Subtitles | كان ذلك لمرةٍ واحدة |