Cenazesine bile gelmedin. | Open Subtitles | يا أبي ، أنت حتى لم تقدر أن تفعلها لجنازتها |
Ama daha da ilginci, o da senin gibi ağlayamazdı o öldükten sonra bile. | Open Subtitles | لكن المثير للاهتمام أنها لم تقدر أن تُقنع نفسها بتدميره كاملاً حتى بعد وفاته |
Artık nasıl bir öğretmensem, daha kendi oğluma bile temel temizlik ve nezaket kurallarını öğretemiyorum. | Open Subtitles | انا المعلمة التي لم تقدر ان تعلم ابنها .. اهمية القواعد الاساسية للنظافة والمجاملة |
Bir çocuğu, ona sakso çekmem için bile ikna edemiyorum. | Open Subtitles | لم تقدر حتى ان تقنع ولد بأن يسمح لى بان اعطيه مص قضيبه. |
Park cezası bile yazamazsınız. | Open Subtitles | لم تقدر حتّى إعطائي مُخالفة ركن للسيّارة. |
Nasil bir seyden yapilmis ki bomba bile havaya ucuramadi? | Open Subtitles | ممّا هي مصنوعة إذا لم تقدر قنبلة على تفجيرها؟ |
Eğer bunu bile beceremiyorsan, sen ne lanet işe yarıyorsun? | Open Subtitles | لو لم تقدر على فعلِ ذلك، مانفعكَ بحقِّ الجحيم؟ |
Eğer bunu bile beceremiyorsan, sen ne lanet işe yarıyorsun? | Open Subtitles | لو لم تقدر على فعلِ ذلك، مانفعكَ بحقِّ الجحيم؟ |
Beynine siçtiğim annesi birakin orta okul okumayi osuramazdi bile. | Open Subtitles | أمّه الغبية لم تقدر على إنهاء مرحلة المدرسة المتوسطة |
O yapamazsa bile ben yaparım. | Open Subtitles | سأفعلها حتى إن لم تقدر أنت هل تضع شارب مزيف ؟ |
Crawford bile filmi mahvedemediyse kimse edemez. | Open Subtitles | إن لم تقدر كرافورد على إفساده فلن يفسده أحد |
Hatta küçük Christa'mıza ihtiyacı olan şeyi veremediğinizi bile biliyorduk. | Open Subtitles | كنا نعرف أنك لم تقدر على إعطاء (كريستا) ما تريده |
Benim kanımı bile vücudunda tutamadı. | Open Subtitles | إنّها حتّى لم تقدر على الاحتفاظ بدمائي |
Ama ne yazık ki "suçluluk" kelimesinin bağlamından bile hoşlanmazdı. | Open Subtitles | هي لم تقدر مفهوم الذنب |
Hükümet bile ikisinin Florida'da olduğunu kanıtlayamamışken mi? | Open Subtitles | وهو ما لم تقدر الحكومة على فعله، بالرغم من تواجد الاثنان معاً فى (فلوريدا) |
Bonnie'nin öldürüldüğü yerde o kadar çok kan vardı ki, annem izleyemedi bile. | Open Subtitles | في الجزء الذي قٌتل فيه (بوني) ـ .أُرقت دماء كثيرا لدرجة آن والدتي لم تقدر على المشاهدة |
Beni koruyamazsın bile zaten kesin. Judith'i de koruyamadın. | Open Subtitles | على الأرجح لا تمكنك حمايتي بأي حال، فإنك لم تقدر على حماية (جوديث) |
- ...ve Gallo'yu tehdit etmeden otoparka kadar bile dayanamadın. | Open Subtitles | لم تقدر على الوصول إلى موقف السيارات حتى دون أن تهدد (غالو)؟ |
"Tamam" yazmaya bile üşendin mi? | Open Subtitles | حتى لم تقدر ان تكتب حسناً" ؟" |